Nihat Altay

Nihat Altay

Hükümetin Suriye Politikası

Hükümetin Suriye Politikası

 

 

Başbakan her platformda İsrail'i, Filistin'e karşı devlet terörü uygulamakla itham etmesinden dolayı Arap dünyasının sempatisini ve sevgisini kazandı.

 

Arap dünyasındaki değişim talebinin komşumuz Suriye'ye sıçraması sonrasında Türkiye'nin Esat rejimini sert bir dille ikaz etmesi sonucunun ne olacağı belli olamayan bilinmezliklere yol açtı. Türkiye'nin Suriye'den kaçan göçmenlere kucak açması, muhalefetin toplantılarına ev sahipliği yapması ve Başbakan'ın ''ikinci bir Hama vakasına müsaade etmeyiz'' söylemleri Suriye halkını daha da cesaretlendirerek ayaklanmalara hız kesmeden devam ettirdi.

 

Ne var ki Başbakan'ın bu açıklama ve girişimleri hiç bir fayda vermediği gibi iç ve dış politikada kazanılan itibar ve saygınlığı da kaybetme yoluna girdi.

 

Çünkü Başbakan Suriye'ye yardım etmenin yanında birde bu olayları iç ve dış politika malzemesi olarak kullandı. Hiç kimse Esat rejimini savunmuyor. Ancak kendi içerisindeki sorunları hat safhaya çıkmışken ve bunlar her geçen gün daha kötüleşirken Türkiye'nin başka bir ülkenin içişlerine keskin bir dille direk müdahale etmesi kamuoyunda şov olarak nitelendirildi. Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun, Suriye Devlet Başkanı Beşar Esat'la görüşmesinin hemen ardından tankların Hama'dan çekildiğini duyurmaları ve bunu büyük bir diplomatik başarı olarak takdim etmeleri şovun boyutlarını gözler önüne seriyordu. Hâlbuki Dışişleri Bakanı'nın Şam'da bulunduğu gün 50 kişi emniyet güçlerince katledilmişti.

 

İkinci bir Hama katliamına izin vermeyiz derken ne yapacağımızı çok merak ediyorum. Suriye ile savaşa mı gireceğiz? ABD gibi kafamız estiğinde herhangi bir ülkeye savaş açıp binlerce insanın ölümüne mi neden olacağız? Yaptırım yapacaksak Esat rejimi zaten bunu göze alarak bu katliamlarını devam ettirmektedir.

 

Kaldı ki ülkemizde terör başını almış gidiyorken, her gün şehit haberleri geliyorken sadece ülkemizde ki teröre odaklanmamız daha doğru değil midir?

 

Suriye ile birçok bağı olan İran'ın Suriye'nin iç politikasına hiç bir şekilde müdahale etmeyerek tüm enerjisini ve imkânlarını PEJAK üzerinde yoğunlaştırması terör örgütünü geri adım attırmaya mecbur bıraktı.

 

Bizler ise hala kendi etrafımızda dönmeye devam ediyoruz.

 

Türkiye'nin şuan ki hali Ortadoğu ayaklanmalarından daha vahimdir. Bu nedenle ülkemiz dışında ki olaylara müdahale etmek yerine öncelikle kendi içimizde ki kanayan yaraya çare bulmak gerekir diye düşünüyorum.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Nihat Altay Arşivi