Ezan namazın miracıdır

İrşad Dayanışma Vakfı tarafından “Ezan-ı Muhammedi’nin doğuşunun, ilk okunuşunun ve meşruiyetinin yıl dönümü” münasebeti ile Mevlana Kültür Merkezi’nde program düzenledi. Programa konuşmacı olarak İlahiyatçı Ömer Döngeloğlu katıldı. Programın açılış konuşmasını yapan İrşad Dayanışma Vakfı Başkanı Ali Galip Doğan, ‘Kürtçe Ezan’ ezan okunduğu tartışmaların yaşandığı bu günlerde önemli mesajlar verdi. Ezanın dünyanın en ücra köşesinde bile Arapça okunduğunu ve ezanın namazın sembolü olduğunu kaydetti. Ezanın kıyamete kadar bozulmadan kalacağını aktaran Ali Galip Doğan, ezanı orijinalliğinden kimsenin değiştiremeyeceğine dikkat çekti. İrşad Vakfı’nın faaliyetleri hakkında da bilgi veren Doğan, “Köylere, kasabalara, ilçelere gidiyoruz. İnsanlarla sohbet ediyoruz. Onlara İslam fıkhını anlatıyoruz. Yine temelini attığımız Huzeyfe Camii inşaatımız devam ediyor. Yeni Kunduracılarda İrşad Camii tamamlandı ve hizmet veriyor. Kız yurdunun mülkiyetini aldık. Yatılı Kız Kur’an Kursumuz şuanda hizmet veriyor. Yıl içinde Abdülhamit’i andık, Mehmet Akif’i anlattık. Gençlik faaliyetlerimiz artarak devam ediyor. Çünkü artık uyuşturucu, alkol kullanımı yaşı giderek düşüyor. Öğrencilere burs veriyoruz. Vatanı emanet edeceğimiz gençlerin inançlı bir şekilde iyi birer fert olması için çalışmalarımız artarak devam ediyor” dedi.

Ezanın İslam’daki önemini anlatan İlahiyatçı Ömer Döngeloğlu da, Ezan-ı Muhammedi’nin bir sahabeye rüya yoluyla haber verildiğini ve ilk defa Hz. Bilal tarafından okunduğunu kaydetti. Ezan-ı Muhammedi’n sene-i devriyesinin üç aylar içine girmesinin de ayrı bir öneminin olduğunu aktaran Döngeloğlu, İslam âleminin güzel bir mevsim yaşadığını ve Müslümanların bu güzel mevsimi dualarla geçirmelerini tavsiye etti. Müezzin ezanı okunduğu zaman şeytanın ezan sesinin duyamayacağı yere kadar kaçtığını dile getiren Döngeloğlu, “Peygamber Efendimiz de sık sık ezanı önemini belirtmiştir. Müslümanlara ezan sesini duyduklarında bir birlerine selam bile vermemelerini istemiştir. Kur’an okuyan biri varsa okumayı bırakmasını ve ezanı dinlemesini tavsiye ediyor. Ezan okurken yürüyen biri varsa durup ezanı dinlemesini tavsiye ediyor. Fakat günümüzde biz ezan okunduğunda televizyonun sesini kısa biliyor muyuz, müzik dinlemeye ara verebiliyor muyuz, internetin pisliklerinden uzaklaşabiliyor muyuz? Hayır. Türkiye Müslüman bir ülke olduğu söyleniyor ama yüzde 70’i 5 vakit namaz kılmıyor. Oysa namaz İslam ümmeti olmanın bir gereğidir. Ezan namazın miracıdır. Allah namaza o kadar önem vermiş ki bir sahabenin rüyasında ezanı okutmuş. Ezan namaza çağırmadır, haber vermedir. Onun için bu üç ayları fırsat bilelim ve namazımızı kılıp Allah’a daha çok yaklaşmak için dua edelim” dedi.