Eskil’de Gazetecilik Zor Zanaat

Eskil’de Gazetecilik Zor Zanaat

 

 Çünkü sokağa çıktığında halkın çoğunluğunun seni tanımasından dolayı olumlu veya olumsuz tepkiyi anında alırsın.

Mevlüt Abi, Hilmi Abi ve ben genellikle Eskil konularına değindiğimiz için bu sıkıntıları fazlasıyla çekiyoruz. Herkeste bilsin ki biz “bana ne Eskil’den” deyip gereksiz konuları da yazıp yazarlığımızı icra edebilirdik. Hepimizin derdi Eskil’i nasıl bir adım daha ileriye götürürüzdür. Yazılarımızda hepimiz bunun için uğraşıyoruz.

«««

Eskil konularında yazdığım için Eskil’deki siyasetin her kesimiyle defalarca sohbetim oldu.

Geçenlerde ise yine Eskil eski Belediye Başkanı Şerafettin Meral ile bir işyerinde oturup sohbet ettik. Sohbetimiz bittikten sonra Şerafettin Meral bana “Ya senin arkadaş (Mevlüt Keskin’den söz ediyor) geçen bana iftirada bulunmuş” dedi.

Bende “Başkanım herkesin siyasi görüşü, bir şey diyemeyiz dedim”

Şerafettin Meral’de bana O yazı sonrası bizimkilerden birisi Mevlüt’ün numarasını bulmuş ve ağır sözler kullanmış” dedi.

Ben bu lafı duyunca doğal olarak çok moralim bozuldu. Başkana “Bak başkanım bu yapılan ayıp, bunun yolu yordamı bu değildir, bu yazıya karşılık olarak siz elinize kalemi kâğıdı alıp bir yalanlama yazısı yazmalıydınız. Bizde o yazıyı hem sitede hem de gazetede çıkarırdık ve bu iş böylece hallolmuş olurdu” dedim.

Ben böyle deyince Şerafettin Meral bana “Benim olaydan zaten sonradan haberim oldu, önceden haberim olsa izin vermezdim” dedi.

Daha sonra ayrıldık ama ben bu olayı hazmedemedim. Meslektaşımın kullandığı bir ifadeden dolayı bu duruma düşmesini görmemezlikten gelecek değilim.

«««

Ben iki aydır ortalama tüm yazılarımda Niyazi Alçay’ın hizmetlerini eleştiriyorum; onun hakkında yazı yazıyorum, demediğimi bırakmıyorum. Fakat bana yönelik ne Niyazi Başkandan ne de her hangi bir yakınından olumsuz yönde tepki geldi.

Niyazi Alçay ile her görüşmemiz bana sitemini iletirken bile tebessüm ile cevap verdi. Kardeşi İbrahim Abinin her Perşembe halı sahada maçı var ve ben genellikle o maçı izlemeye giderim daha bana bir gün olsun bir şey demedi. Zaten olması gerekende bu.

«««

Ayrıca Eskil’de gazetecilik konusu açılmışken bir konuya daha açıklık getirmek istiyorum.

Bana yazdığım yazılardan dolayı falanın adamı, filanın adamı gibi yakıştırmalar yapılıyor. Şunu açık yüreklilikle ifade edeyim ki o koltukta babam otursa ve hata yapsa ben onu da eleştiririm. Kimseden korkum yok, kimseye de eyvallahım yok. Ben gazetecilik bölümü okuyorum ve dört senemi birilerine fayda sağlasın diye yazı yazmak için harcamam. İleride para kazanacağım meslekten alacağım parayı son kuruşuna kadar hak etmem için kalemimim son damlasına kadar doğru bildiğimi yazmayı kendime ve milletime bir borcum olarak görüyorum.

Şerafettin Meral’in kendisine “eğer bir dahaki seçimde siz başkan olursanız, sizi de eleştireceğimden emin olabilirsiniz” dediğim için rahatlıkla söylüyorum ki kimsenin değirmenine su taşımam. Velev ki ben cahillik ettim ve birilerinin değirmenine su taşıdım herkes bilsin ki taşıma suyuyla değirmen dönmez.

«««

Bundan sonra hangi yazar hangi ifadeyi kullanırsa kullansın ifadenin kullanıldığı tarafın bunu yine aynı şekilde yazıyla karşılık vermesini ve başka yolları denememesini umut ediyorum.

Gelen eleştirilere karşı gösterdiği örnek davranıştan dolayı da Niyazi Alçay’a ve tüm çevresine teşekkür ediyorum.


Önceki ve Sonraki Yazılar
Arşivi