Madalyonun gerçek yüzü hangisi?
Galatasaray dün deplasmanda kötü bir zemin ve soğuk bir havada oynadı.
Zeminin iki takım içinde çok büyük dezavantaj olacağı belliydi. Bu arada zeminede değinmişken gerek federasyonun gerekse Akhisar klübünün bi çalışma yapması şart gibi çünkü zemin inanılmaz kötü gözüküyor insan maça odaklanamıyor.
Galatasarayın sezon başında Bernaberu Cup ta oynadığı maçı izleyenler ''Galatasaray böyle oynarsa ligin altını üstüne getirir'' demiştir ve çokta umutlanmıştır. Ama Galatasaray lige öyle kötü girişler yaptıki ilk yarı bittiğinde ezeli rakiplerinin birisinin 11 birisinin 10 puan gerisinde kalmıştı. Galatasaray, Avrupa'da da bekleneni veremedi ve kupa 2 ye düştü.
Asıl soru şu hangisi gerçek Galatasaray?
Bu sorunun sorulmasının sebebi Galatasaray'ın gerek Avrupa'da gerekse ligde bazen çok iyi maçlar çıkarıp bazende vasatı aşamamasıydı. Dün de aynı durum geçerliydi. Galatasaray adına ilk yarıda bişey söylemek imkansızdı çünkü kalecisinden 11. oyuncusuna kadar herkes vasatı aşamadı ama tecrübesiyle skoru buldu 1-1 bitirdiler.
İkinci yarıda ise daha önde basan ve daha çok isteyen bir Galatasaray vardı. Emre Çolak, Jeson Denayer, Bilal Kısa ve yeni transfer Martin Linnes öne çıkan isimler oldular. Özellikle Bilal attığı toplarla Emre bileğine olan hakimiyetiyle Denayer göz dolduran performansıyla Martin Linnes ise hızı, tekniği ve oyun zekasıyla harika işler yapacağını gösterdi. Savunmaya da destek verdi ve 90 dakika bir an yorulmadı. Galatasaray'ın Eboue'den sonra gelen sağ bek sıkıntısını çözer gibi görünüyor ama bu isimler ne kadar ön plana çıktıysa Yasin Öztekin, Jose Rodriguez gibi isimlerde bir o kadar vasatı aşamadı. Yasin'in o geçen sezon ki harika performansından eser yok. Geçen sene takım oyunuyla oynuyordu asistlerle ön plana çıkıyordu, bu sezon özgüveni çok tavan yapmış olacakki ayağına aldığı her topta 3 kişinin arasına dalıyor ve kaptırılan toplarla takımının kontra yemesine neden oluyor.
Sinan Gümüş formayı kapar gibi duruyor.
Jose ikinci yarı biraz toplasa bile ilk yarı vasatı aşamadı sınıfta kaldı.
Galatasaray isminin hakettiği gibi hücum oynaması gerek ve Mustafa Denizliyle bunu biraz başardılar sayılır. Forvet şart gözüküyor Umut ve Burak güven vermiyor genç bir kanat ve forvet Galatasarayı daha ileri taşır.
Fenerbahçe ve Beşiktaş'ın bu seneki başarısında en önemli etken rekabetti ki Galatasarayda bu yok. Sadece Ön libero da var forma rekabeti bir de savunmada ama kanat ve forvette sıfır rekabet var Burak nasıl olsa forma bende düşüncesiyle rahat oynuyor. Yasin çok ayrı bir alemde ama rekabet yaratacak bir oyuncunun gelmesi gerek diye düşünüyorum.
Galatasaray artık madalyonun ''güzel futbol'' olan yüzünü gösterse iyi olur yoksa Fenerbahçe ve Beşiktaşla şampiyonluk yarışından uzak kalır bu sezon için kopar.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.