Tarihi mirasına sahip çıkmak
Alaaddin Tepesi’ndeyim. Anadolu’nun ilk Sultan camisi Alaaddin Camisi’nin önünde, Anadolu’nun ilk Sultanlık sarayının can çekişen zamana direnerek ayakta kalma mücadelesi veren Kılıçarslan Köşkü seyir terasının yanında yapılan arkeolojik kazıyı izliyorum. Duyguluyum, dokunsalar şu an ağlayacak gibiyim. Tarihi mirasımızın gözlerimizin önünde eriyip yok olması kanıma dokunuyor, beni çok üzüyor. Kazı ekibindeki arkadaşlar çalışıyorlar, arıyorlar. Eğer kırılmamış bir heykel, çalınmamış bir alçı bordür, Avrupaya kaçırılmamış bir çini, yağmalanmamış bir duvar bir temel kaldıysa bulmaya çalışıyorlar. Kılıçarslan Köşkü Anodolu’dan dünyaya yön veren, dünya adaletinin teminatı Selçuklu Sultanlarının başkanlık sarayıdır. 2. Kılıçarslan’ın 1170’li yıllarda yaptırdığı Selçuklu Sarayı’na ait Seyran Köşkü, başta minai çiniler olmak üzere çağın en güzel sırlı bezemeleriyle kaplıydı.
Duygu yüklüyüm. Beynimde şimşekler çakıyor, fırtınalar esiyor. Bir adım atsam Mostar Köprüsü’ne varacak gibiyim. Başımı sertçe çevirsem sağa sola, saçlarımdan sıçrayan ter damlaları Orta Asya’ya, susuz Afrika’ya varacak gibi. Binlerce yıllık bir geçmişe sahibiz. Orta Asya’nın içlerinden Anadolu’ya ilk gelen akıncılar, Selçuklular, Beylikler ve Osmanlı Devleti. Bizim Atalarımız. Tarihte bizi utandıracak tek bir eyleme imza atmadılar. Uzak doğudan Avrupa’ya Asya’dan Afrika’ya binlerce kilometrelik bir mesafeyi imar etmiş, dünyanın bütün milletlerinden ve dinlerinden toplulukları adaletinin gölgesine alarak yönetmişlerdir. Bahsedilen coğrafyada binlerce, on binlerce han, hamam, cami, külliye, köprü, vakıf binaları vb. görmek mümkündür. Ama birçoğu harap ve bakıma muhtaç durumdadır. Birçoğunu vakıf belgelerinden bildiğimiz tamamen kaybolmuş olanlarda vardır, 70-80 yıl önceki karanlık dönemlerde ahır olarak kullanılanlar da.
Ama son dönemlerde tarihi mirasımızın önemini anlamaya başladığımıza dair çalışmalara tanık olmaktayız. Her şeyden önemlisi bu mirasın farkına varmak ve onu koruyup onarmanın gerekliliğine inanmak. Bunlar çok sevindirici gelişmeler. Ülkemizin gücü ve mali yapısı ortada, biranda hepsinin onarılması zor. Ama işin bir ucundan tutup başlamak ve süreklilik çok önemli.
Konya Büyükşehir Belediyesi bu tür işleri sürekli olarak yapıyor, fakat bu defa farklı çok önemli bir projeye imza atıyor. Selçuklu Devletinin sultanlık sarayı olan Kılıçarslan Köşkü’ne ait son parça olan seyran köşkünü restore etmek için kazılara başlandı ve hızla devam ediyor. Önümüzdeki günlerde neticelenecek olan kazı sonrası başlanacak olan restorasyondan sonra yeniden hayat bulacak olan seyran köşkünü düşündükçe içimdeki hüzün yerini heyecana ve sevince bırakıyor ve içim kıpır kıpır oluyor.
Tarihte onlar hakkında ne söylemişler;
‘Konya kentinde olağanüstü yapılar, çeşitli kişilere ait çok sayıda tablo ve resim var. Bunlar, öyle ki, bir konuşmadıkları kalıyor.’ Antalya Patriği Makari.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.