Üreticinin tepkisi: 1 inekle 6 nüfus doyuyordu! 25 inekle 3 kişiye bakamıyorum

Üreticinin tepkisi: 1 inekle 6 nüfus doyuyordu! 25 inekle 3 kişiye bakamıyorum
CHP Niğde Milletvekili ve TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, hayvancılıkla uğraşan üreticilerle bir araya geldi.

Gürer, artan maliyetler, kuraklık ve yanlış ithalat politikalarının hayvancılığı bitirme noktasına getirdiğini söyledi.

CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Niğde’de besiciler ve süt üreticileriyle bir araya gelerek sektörün yaşadığı sorunları dinledi. Gürer, “Türkiye son 10 yılda 10 milyon büyükbaş hayvan ithal etti ama sorunlar bitmedi. İthalat çözüm getirmedi, yerli ırk büyükbaş hayvan varlığı ise bir milyonun altına düştü. Paramız yurt dışına gitti, ancak üretici hâlâ kazanamıyor” dedi.

Ahır ve ağıl giderlerindeki artışın maliyetleri katladığını belirten Gürer, “Besici de süt üreticisi de küçükbaş hayvancılık yapan da ‘kazanmıyoruz’ diyor. Veteriner, işçilik, yem ve elektrik fiyatlarındaki artış üreticiyi zorluyor. Kuraklık da meraları verimsiz hale getiriyor” ifadelerini kullandı.

“Küçükbaş Hayvancılık Geliştirilmeli”

Gürer, Türkiye’nin hayvancılık politikasındaki yanlışlara dikkat çekerek, “Büyükbaş hayvanda son 10 yılda yaklaşık 10 milyon ithalat yapıldı ama bu politikalar üreticiye katkı sağlamadı. Ülkemizde süt inekçiliği işletmeleri yüzde 76’yı, besi sığırcılığı yüzde 38’i, küçükbaş hayvancılık ise yüzde 21’i oluşturuyor. Oysa et tüketiminde koyun ve keçi etine yönelmek dışa bağımlılığı azaltır. Ancak koyun ve keçi yetiştirenler de mutlu değil” dedi.

Gürer, ortalama işletme büyüklüklerine değinerek, “Süt inekçiliğinde ortalama hayvan sayısı 10 ila 27 arasında değişiyor. Besi işletmelerinde bu sayı 55 baştan başlıyor, küçükbaşta ise ortalama 245 koyun var” diye konuştu.

Üretici Akgümüş: “20 İnek, 150 Koyunum Var Ama Geçinemiyorum”

Niğdeli üretici Adem Akgümüş, artan maliyetlerin hayvancılığı sürdürülemez hale getirdiğini söyledi. “Dedemden, babamdan beri hayvancılık yapıyorum” diyen Akgümüş, “2-3 senedir toklu ve kuzuyu 8 bin liraya veriyoruz ama yem 8 bin, saman 5 bin lira. 1996’da 6 nüfustum, bir inekle geçiniyordum. Şimdi 3 kişiyiz, 20-25 ineğim, 150 koyunum var ama geçinemiyorum. Mazot, yem, elektrik her şey aldı başını gitti” dedi.

Akgümüş, mısır ektiğini ancak sulama maliyetlerinin çok yüksek olduğunu da belirtti: “60-70 dekar mısır ekiyorum. Elektriğe her ay 60-70 bin lira ödüyorum. Ödemezsem MEDAŞ gelip elektriği kesiyor.”

“Kuraklık Meraları Bitirdi”

Kuraklığın hayvancılığı doğrudan etkilediğini vurgulayan üretici, “15 yıldır kuraklık var, bu sene daha da kötü. Meralarda ot kalmadı. Eskiden meraya 6 ay çıkıyorduk, şimdi ot yok. Kışın yedireceğimiz samanı kara kara düşünüyoruz” dedi.

Gürer: “Mera Hayvancılığı Bitmek Üzere”

CHP’li Gürer, Türkiye’de mera hayvancılığının yok olma noktasına geldiğini belirtti. “1940’ta 44 milyon hektar mera alanı vardı, bugün 14 milyon hektar civarında görünüyor ama bu meralar da verimsiz. Kuraklık nedeniyle ot kalitesi düştü. Üretici artık hasat edilmiş tarlalarda kalan saplarla hayvan besliyor. Bu bölgede patates depoda kaldıysa hayvan yemi oluyor” dedi.

“Bir Buzağı Doğduğunda 10 Bin Lira Masraf”

Üretici Adem Akgümüş, desteklerin yetersiz kaldığını ifade etti. “Eskiden koyuna, ineğe destek veriliyordu. Şimdi sadece buzağıya ve kuzuya veriliyor ama onlar da ölüyor. Benim 100 kuzum öldü. Bir buzağı doğduğunda 10 bin lira masrafı var. Veteriner giderleri arttı, aşıyı biz yapıyoruz. Artık hayvancılıktan geçinmek imkânsız hale geldi” dedi.

“Çiftçi Yaşlanıyor, Gençler Bu İşi Yapmak İstemiyor”

Gürer, Türkiye’de çiftçi nüfusunun giderek yaşlandığını vurgulayarak, “Çiftçi yaş ortalaması 60’a dayandı. Gençler artık tarım ve hayvancılıkla uğraşmak istemiyor. Bu da sektörün geleceği açısından ciddi bir tehlike” diye konuştu.

Üretici Akgümüş de, “7 yaşından beri bu işi yapıyorum. Dededen babadan beri hayvancılıkla uğraşıyoruz ama artık gençler bu işi yapmak istemiyor. Çünkü kazanç yok” ifadelerini kullandı.

“Yerli Üretici Gerçekçi Şekilde Desteklenmeli”

CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer, hayvancılıktaki sorunların kasapta et fiyatlarına da yansıdığını belirterek, “Et fiyatlarının düşmesi için buzağı ve kuzu ölümlerinin önlenmesi, hayvan hastalıklarının azaltılması, yem fiyatlarının sübvanse edilmesi gerekiyor. İthalata değil, yerli besiciye gerçekçi destek verilmesi şart. Kamucu bir anlayışla kooperatifçilik güçlendirilmelidir” dedi.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.