Eğri Minare Alarm zilleri çalıyor..
Bu kapsamdaki Projeleri arasında bulunan
Eğri Minare Projesi çalışmaları konusunda..
Kişisel dostluklar aracılığıyla ilimize davetle getirdiğim,
Bu alanda dünya çapında bir otorite olan
Avrupa Birliği Europa-Nostra Kültür Programı
Bilim Konseyi Başkanı Mimar Prof. Gianni Perbellini'yle
2004 yılında birlikte yaptığımız çalışmalar ve incelemelerde,
Eğri Minare'yi de detaylı inceletme imkanı bulmuştuk..
Sayın Perbellini'nin
Eğri Minare/Kızıl Minare incelemesinde 3 ana tesbiti:
1.- "Minare'nin Cami avlusuna bakan tarafında,
Takriben 2 metre yükseklikte, üzerinde bulunan
Havalandırma deliğinden içeriye giren güvercin ve diğer kuşlar,
Belliki içerisini yuva olarak kullanıyorlar..
Kuşların dışkıları asit ağırlıklı maddeler içermesi nedeniyle
İçeride asidik bir ortam oluşuyor.. bu ortamda oluşan gazlar,
Kırmızı tuğlalar ve diğer yapı malzemeleri için büyük tehdit..
İçerideki asidik ortam ve gazlar, zamanla tuğlaları çürütür veee..
Acilen içerisi temizlenip olumsuz ortamdan kurtarılmalı..
Havalandırma deliği uygun şekilde yapılmalı.."
Hatta, Sayın Perbellini içeride temizlik yapmak için
Minare'nin giriş kapısının anahtarını istedi,
Cami imamında olduğu, imamın da bulunamadığı söylenince
Temizliğini yapamadı.. anahtarı bulsaydı temizliğini yapacaktı..
2.- "Çelik halatlarla kurtarmayı hedefleyen yöntem,
Yapının şekli ve statiğiyle her zaman uyuşan bir yöntem değil..
Aksine, bazı hava şartlarında yapıyı tehdit edecek bir yöntem..
Yapının özellikleri ve şartlarına en uygun yöntem için
Deneyimli uzmanlardan oluşan teknik bir heyetle
Yeni ve etkin bir yöntem oluşturulmalı..
Bize düşen bir görev olursa hazırız"..
3.- "Bizdeki-İtalya- Pisa Kulesi,
Başlangıçta düz zemine dik olarak inşa edilmiş iken
Zamanla zeminin çökmesi, kayması nedeniyle eğilmiş bir yapı..
Oysa Eğri Minare, eşi-benzeri olmayan bir tarzda,
Düz zemine eğik olarak inşa edilmiş emsalsiz bir yapı..
Siz Türkler bizden daha şanslısınız, aslında" demişti..
Bu çalışmalarımız ve çabalarımız yarım kaldı..
Göründüğü kadarıyla bugüne kadar da yaprak kımıldamadı..
Ecdâd yadigârı eserlere sahip çıkılmayan yerde
Ecdâddan bahsedilmesi anlamsız ve yadırgatıcı..
Ecdâda sahip çıkmanın göstergesi, eserlerine sahip çıkmaktır..
Kuru kuruya lâf-ı güzâfla ecdâda sahip çıkılmaz..
8 asıra, her türlü iklim, coğrafî ve insanî şartlara direnmiş
Bu eşsiz, âbide eser,
Bu ilgisizliğe daha ne kadar dayanır, bilinmez.. ama
Böyle devam ederse, yakın bir gelecekte
Bu tartışmaların da bir anlamı kalmayacak gibi..
Tarih boyunca ve dünyanın her yerinde,
Gelmiş geçmiş bütün medeniyet ve kültürlerde,
Eşi-benzeri bulunmayan bu eşsiz, nâdide eser konusunda,
Yerel imkanlarla sınırlı çözümler üretmeye çalışmanın
Telâfisi imkansız zararlara meydan verme ihtimali yüksek..
Böylesi önemli bir eserin kaybedilmemesi konusunda,
Yıllardır duyduğumuz, kanıksadığımız yasak savıcı türden,
Pratikte hiçbir değeri bulunmayan açıklamalar ve
Zevâhiri kurtaran ama eseri yavaş yavaş yokeden
Yanlış çözüm ve uygulamalara asla tevessül edilmemeli..
Perbellini'nin Ulu Cami'i ziyareti sırasında,
"Yaklaşık 800 yaşında.. abanoz ağacından yapılmış..
Eşsiz işlemelerle bezenmiş minberin
30 cm'e yakın taban kısmının betona gömülerek
Sabitlenmek istendiği" ölümcül yanlışını tesbit edip iletmesiyle,
Şahsım Vakıflar Bölge Müdürü'nü bizzat aramış ve
"Bir hafta içinde yanlış düzeltilmediği takdirde
Kendileri hakkında Cumhuriyet Başsavcılığı'na
Suç duyurusunda bulunacağımı belirtmiş" ve
Yanlıştan dönülmesini sağlamıştım..
Bir de,
Hiç değilse resmî ağızlardan
Bir sözü düzeltmek ve doğrusunu duymak isteriz:
"Eğri Minare, Aksaray'ın Pisa Kulesi değildir..
Pisa Kulesi, zamanla eğilerek Eğri Minare'ye benzemiş kuledir"
SÖZÜN ÖZÜ:
Ulu Cami'deki sözümona restorasyon yanlışına
Bir daha düşülmesin diye hatıramı hatırlatmak istedim.. RT.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.