Kuruluş itibari ile vatana, millete son derece faydalı olabilecek bir çalışmaya adım atan yılların siyasi tecrübesi Belgemen, bir “tedbir” dini olan islamiyetin bu şartını peşin olarak yerine getirerek siyasi söylemlerin önüne geçecek bir ekip oluşturdu.

Belgemen, son seçimlerde ezeli rakibi Şerafettin Meral’in listesinden belediye meclis üyesi olan Hanifi Karakaya ve Halil Güç gibi iki isimin yanı sıra yine Meral’in eniştesi olan Mahmut Oruç’la birlikte halkın karşısına çıktı.

Ama tabii ki burası Eskil!

Besmele çekilip “Bismillah” denilmeden yüksek okulun yer kavgası başladı.

Okulun yeri neresi olacak?

Adamlar bu mevzuyu o kadar magazinleştirdi ki! Azzz sorrra televelo’de demedikleri kaldı sadece.

Birincisi Belediye Un Fabrikası’nın güney tarafından tarlası olan Elvan Meral, “Okul için gerekli arsayı bağışlamaya hazırım” diyordu.

İkincisi ise mevcut projede okul alanı olarak gösterilen ve hala “mera” olan tarihi Karatepe yolunun güneyi.

Böyle devasa bir yatırımın mera alana yapılması olası sıkıntıları hem beraberinde getirecek olması hem de hukuksal işlemlerin çalışmayı geciktirmesi neticesinde yapılan istişare ile Un Fabrikası yanına karar verildi.

Şimdi gerekli işlemlerin tamamlanmasının ardından Ramazan Bayramı sonrası temel atma hedefleniyor.

Şerafettin Meral ve Necati Belgemen Eskil’e önemli hizmetler yapmışlardır. Gönül ister ki bu kadar önemli bir çalışmada birlikte yürüyebilsinler.

İşte burada güzel bir örnek, siyasi kaygıları bir yana bırakıp Eskil’in 80 yaylasını tek tek dolaşarak “ya okulda neymiş, memleketi bozar” diyen insanlara, o okulun memlekete kazandıracaklarını, faydasını yılmadan bıkmadan anlatan Mustafa Sanlav Hoca’mız.

Eskil’e yüksek okul yapılması her şeyden önce ekonomik ve sosyal canlanmayı beraberinde getirecektir. Bu süreç okul inşaatının temelinin atılması ile başlayacaktır. İşte bir milyonluk bir şehir olan Konya’da bile esnaf yaz aylarının gelmesi ile birlikte işlerdeki durgunluktan dem vurur.

Ayrıca üniversite olması Eskilli çocuklar içinde iyi bir model olabilir. Kafasındaki üniversite olgusunun somut bir hale getirmesine katkı sağlayacaktır.

Asla Konya’ya göç etmez diye düşündüğüm Eskilli kardeşlerimle Konya sokaklarında karşılaşıyorum ve hayretle sen de mi Konya’ya göç ettin? dediğim insan sayısı artık o kadar fazla ki!

Cevapları ise hep aynı “Ne yapalım Eskil’de iş mi var?”

Yeniden Eskil’i canlandırmak, makus talihini döndürmek için yüksek okul çok sağlam bir adım olacaktır. Bütün hemşerilerimiz yüksek okula destek vermelidir.

Gecesini gündüzüne katarak köy köy dolaşan Mustafa Sanlav’a, Dernek Başkanı Belgemen ve üyelerine, 100 dekar tarla hibe eden Hamza Belgemen, yine aynı şekilde 50 dekar tarla bağışlayan Muhittin Ermiş ve Elvan Meral ile tüm emeği geçenlere teşekkür etmek boynumuzun borcu.

Eskil’e sadece yüksek okul değil, alt yapısı, laboratuarı, yeşil alanı, sosyal tesisleri ile parmakla gösterilecek örnek bir çalışma yapılmalı. Bunun içinde halkımızın harekete geçmesi yeterli.

Ve işte yer tartışması ile başlayan söylemlerin! ne kadar yersiz olduğu da metnin içinde saklı.

Evet, yüksek okulun yapılacağı yer konusunda Başkan Belgemen gerçekten küçük hesapların peşinde koşsa neden babasının 100 dekar tarlasını bağışlamasına aracı olsun?

O halde Eskil olarak hep birlikte el ele verelim. Öncelikle de bu işte en fazla maddi dönüşüm sağlayacak isimler olan ilçe esnafı öncülük yapmalı.

Bu haftaki yazımı 10 köyü olan ve 14 bin nüfusa sahip Aksaray’ın Güzelyurt İlçesi ile ilgili geçen yıl basında yer alan bir haberle neticelendirmek istiyorum.

1 Kasaba, 10 köy ve 70 yayla ile ve 25 bin nüfuslu Eskil halkı... özellikle bu özverili çalışmayı eleştiren hemşerilerimiz lütfen bu haberi okusun ve kendilerine pay çıkarsın. Sen eleştirirken işte kardeş Güzelyurt yüksek okulu yapıvermiş.

İşte o haber:

“Güzelyurt'ta bu yıl açılan Aksaray Üniversitesine bağlı Güzelyurt Meslek Yüksekokulu binası vatandaşlar tarafından yaptırıldı.

Edinilen bilgiye göre, halkın tamamının maddi ve manevi desteği ile eğitim-öğretime hazır hale getirilen bina, bir yıldan az bir zamanda bitirildi.