Mevlüt Keskin

Mevlüt Keskin

Haydi birlikte şükredelim

Haydi birlikte şükredelim

Bu sene sulama imkânı olan çiftçilerimiz dahi ekinlerini sulama ihtiyacı duymadı.

Genel olarak baktığımızda bütün Türkiye’de çiftçinin yüzü güldü, sulama masrafı yapmadan yüksek rekolte alındı, alınacak. Bu yıl çiftçinin mazot ve elektrik girdisi en aza indi, maliyetler düştü.

Çok değil 4 yıl önce 2007 yılında yaşanan kuraklıktan dolayı binlerce dönüm arazide bırakın yüksek verimi, çiftçi ektiği tohumu bile alamamıştı, ancak mutlulukla öğreniyoruz ki bu yıl dönümde en az bir ton gibi bir ürün almak mümkün.

O halde şükrümüzü, elhamdülillah, çok şükür yarabbi gibi sözlerle sınırlandırmayacağız. Elbette bu sözleri zikredeceğiz ama bu sözleri hayata geçirecek olan öşür ve zekatı unutmayalım.

Zekât ve öşürlerimizi verirken daha cömert olmalıyız. Örneğin, masraf edilerek sulanan araziden 1/20 (yirmide bir) verilen öşürleri, sulanmayan yani su masrafı edilmeyen arazilerde olduğu gibi 1/10 (onda bir) olarak vermeliyiz. Farz olan zekât ve öşür dışında bol sadaka vermeliyiz.
Yağmurunu bol yağdıran ve zirai ürünlerimizi bol veren Rabbimize ibadetlerimizi aksatmamalı, namazlarımızı kılmalı, haramlardan ve israftan şiddetle kaçınmalıyız. Asi ve nankör olmamalıyız. Yani nimetin sahibini bilmeli ve tanımalıyız.
Zina, fuhuş ve hayasızlık gibi günahlardan uzak durmalıyız. Zinanın yaygın olduğu zamanlarda ve zeminlerde kıtlıklar baş gösterir, hastalıklar yayılır.
Yine faiz ve tefecilikten de uzak durmalıyız. Aramızdaki yardımlaşma ve dayanışmayı, iyilik yapmayı, ödünç vermeyi artırmalıyız.  
Kur’an kurslarını ve cami inşaatlarını desteklemeli, Allah’ın dinini öğrenmek ve yaşamak isteyen öğrencilere her türlü yardımı yapmalıyız. Yakınlarımıza, yolculara, ekin biçerken gelen isteyicilere göz hakkı olarak az veya çok vermeliyiz. Rabbimiz, “Hasat zamanında O’nun ( fakirin veya Allah’ın) hakkını verin” buyurur.
Çok kaldıran, umduğundan fazla kazanan çiftçilerimiz şımarmamalı, kibre kapılmamalı, israfa dalmamalı ve ben kazandım diyerek kerameti kendinden bilmemeli. Çünkü Rabbimiz, bir hadis-i kutside, “İlmi isteyene, malı istediğime veririm” buyurur..  
O halde çiftçiler olarak biz kazanmadık, biz sadece ektik, sebebini işledik, Rabbimiz verdi. Çünkü Rezzak olan O’dur. Rabbimiz isterse bir afet verip elimizden alabilirdi, küpümüzden çıkarabilirdi, yedirmeyebilirdi. İsterse verir yedirmez, isterse vermez yedirmez, isterse verir de yedirir de. Harmanı kaldırıp yemeden ölen çok insan bilirim. Atalar güzel söylemiş: Nasip ise gelir Hint’ten, Yemen’den/ Nasip değil ise ne gelir elden.
Kesp eden (kazanmak için çalışan ve isteyen) biziz; yaratan, rızık veren, “Razzak” olan Rabbimizdir. O halde çok dua etmeliyiz. O, şöyle buyurur ve şöyle dua etmemizi ister: “De ki, ey Mülkün sahibi Allah’ım! Mülkü dilediğine verir, dilediğinden alırsın. Dilediğini aziz (yüceltirsin) dilediğini zelil edersin (alçaltırsın). Hayır (mal ve makam) senin elindedir. Sen her şeye kadirsin….Dilediğine hesapsız (ummadığı yeden ve sayısız) rızk verirsin.*

Ahlak ve maneviyat

Milli Görüş Lideri Rahmetli Erbakan Hoca’nın dilinden düşürmediği ve Milli Görüşün özünü oluşturan iki kelime vardı: “Ahlak ve maneviyat”

Futbolda deprem etkisi yaratan şike soruşturmasında, Türkiye’de, verilen emekle en çok kazanan sektör olan futbolla iştikal olan bir çok isim şimdi şike şüphesi ile göz altında.

İnsanlar hangi mevki ve makama gelirlerse gelsin, ne kadar çok para kazanırsa kazansın onlar için ahlak ve maneviyatın önemi bir kez daha kendisini gösterdi.

Ayrıca şike iddiası ile adı anılan maçlar geçenlerde TRT ekranlarında tekrar tekrar veriliyordu. Orada dikkatimi çeken bir unsur oldu. Eskişehir, Fenerbahçe maçında, Eskişehirspor Batuhan ile 1-0 öne geçti. Büyük mutluluk yaşayan taraftar, yoğun coşku ile birbirine sarılırken maç daha sonraki iddiaları doğrular gibi 3-1 Fenerbahçe’nin galibiyeti ile sonuçlandı.

Ve şu şekilde düşünmekten kendimi alıkoyamadım.
Hayat çoğu zaman tiyatrodur. Bu tiyatroda bazıları pişkince rol alır, onu izleyenler ise izledikleri oyunun farkında olmadan sevinir ve üzülürler ve o senaryoya göre kanaat oluştururlar.

* Recep Öğütçü Merhaba 02.07.2011

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
2 Yorum
Mevlüt Keskin Arşivi