Hep yaban kal

 

Bu üç mahallenin ayrılmasında da belirleyici sanki toprak yapısı idi.

Karakol Mahallesi:           Kıraç

Kaputaş Mahallesi:          Kepir

Taşkesik Mahallesi:          Çöl

İşte üç toprak yapısı ile ilgili Türk Dil Kurumu’nun sözlüğünde yer alan bu ifadeler.

a) Kıraç    

Verimsiz veya susuz, bitek olmayan (toprak).

b) Kepir                         

1. Verimsiz, kıraç toprak. 2. Taşlı ve engebeli yerler. 3. Yağmurdan sonra toprağın yapışkan durumu. 4. Çamurlu çorak toprak. 5. Kırmızı toprak. 6. Beyaz toprak. 7. Kara toprak. 8. Toz. 9. Sürülmüş tarla. 10. Kurumuş, katılaşmış çamur. 11. Yüksek tepe.

c) Çöl   

a. Kumluk, susuz ve ıssız geniş arazi, sahra, badiye.

Evet yıllarca verimsiz olarak ifade edilen araziler Türkiye’nin en kurak bölgesi olan Eskil ve çevresinde insanımızın makus talihi haline gelmiş.

Sulu tarıma geçilmesi ile birlikte “verimsiz!” olarak ifade edilen bu bölgelerde yetişen ürünler kalitesi ile marka haline gelmiştir.

Ancak sulu tarım ile birlikte bazı çiftçilerin ağaçlandırma sevgisi dışa vursa da ne yazık ki yeterince yeşil sevgisi kendisini gösterip yeşillenemedik.

Geçen hafta Mehmet Noyan’ın da yazısında olduğu gibi dikilen birçok fidan çoban söğütü ihtiyacı olan vatandaşlar tarafından acımasızca kökünden söküldü.

Oysa ne güzel demişler yaş kesen baş keser diye!

Evet bir yanda her gün defalarca gittiği tarlasında bir fidan dikmek aklına gelmeyen insanlar.

Öte yanda ise Eskil’e kilometre uzaktaki alanlara kendi imkanları ile 8 bin 500 fidanı dikenler.

Evet bu fidanların bir kısmı önce tazecik halleri ile koyun sürülerinin ağzına layık görüldü.

Bir kısmı yakıldı.

Bir kısmı koyunları otlatan yabanlarca (çobanlık mesleğine saygımdan dolayı onlara yaban diyeceğim) insanın ağzından azı dişi çeker gibi zorla yerinden söküldü.

Eh bu durum karşısında Erman Toroğlu yorum yapsa “Adam cahil Şansal” diyecek ama bu kadar cahil olmak içinde özel çaba göstermek gerek de mi?
Evet bu yabanlar, Çölde çöbek, kıyak, kındıra dışında bir şey bitmesin diye 100 m2 alanı kaplayan üzüm bağını yakmayı da ihmal etmediler.

Tersakan bölgesinde daha önceden dikilmiş ağaçları köklerinden sökmeye güçleri yetmeyince onları kestiler.

Şimdi de tazecik fidanlarını talan ediyorlar.

Ve üzüntüden günlerce gözüne uyku girmeyen Eskil sevdalısı arkadaşlarımızın yetkililerden bir isteği var “bu fidanların korunması.”

 

Bu yazı toplam 2504 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
3 Yorum