Aklıma Iraz geldi.

Hey Iraz'ım benim.

Ne avraddı.

Hanim guzularım er avradı değil ev avradıydı.

Ben azaydım, bi ara mukdara vekalet eddim eve 30 gişi gelse. Iraz'ım gaşını eğmezdi. Tanrı misafi buyursun gelsinler herif dirdi.

Hemen yakardı ocağı.

Yoğururdu hamurunu.

Başlardı sıkma, heleme böreği...

İstersen bir ordu gelsin...

Bu arada çocuklara seslenmeyi ihmal etmezdi.

Guzum hemen goyun yoğurdundan ayran yapın, çayı tüpe goyun...

Şimdi öyle mi guzum bu dedeniz çocuklarının evine varırken bile önceden habar virecekmiş.

Gelin hanımların gönnü olmuyor(muşta) müsait olurlarsa öyle varacağımışım.

Ben de gitmiyorum guzum. Nöğürüyüm.

Bu arada bizim oğlanlarda gılıbık çıkdılar, hiç babalarına çekmemiş.

Ben höt dedim mi Iraz yirinden galkamazdı gorkudan.

Neysem guzum benim akranlarda rahmetli oldu.

Esgiden argadaşlarım...

Irahmetli Adil Ağa vardı, ağzına baktırırdı.

Daşkesikten Hacı İsmail, Gara, Ahmet vardı.

Yazırda Sakallı vardı. Halis vardı.

Eskil'de...

Mukdar Nörü, Iresil Çavuş, Hacı Memiş-Hacı Nörü Mutlu...

Murat ve Süleyman Kesmez...

İzzet'in Halil, Hacı, Cafer...

Esnafımız Hacı Bekir Talaşlı...

Kürkçü Hasan...

Lale'nin Enver...

Hasta İbrahim, Hacı Şambaz, Hacı Kenan...

Uzunlarda değerli argadaşlarım Hacı Gara, Hacı Veli...

Muradlılarda Hacı Enver, Eci, Şevket...

Yine Hacı Mutullah...

Hatıp Hoca, Ali Efendi Sırmalı Hoca, Battal Hoca...

İreyizlerimiz vardı...

Kör Gazi, irahmetlik belediyenin işi için bile gitse dışarıya giderken parayı cibinden harcar belediyenin parasına el sürmezdi.

Halis Ağa, İban Ağa, Cavit Meral, Derviş Mehmet Caymaz...

Ah ah guzum esgi günleri bu dedeniz öyle bir özlüyor.

Ne adamlardı...

Hepsinin ağzından bal damlardı...

Ne facebook bilirlerdi bunlar ne tvitir ama hepsi adam gibi adamdı.

Oturdular mı herif gibi laf gonuşurlardı.

Şimdi guzum iki kişi oturuyor birinin elinde cip telefonu onunla oynuyor.

Esgiden bu tür şiyler çok ayıba gaçardı.

Bir de guzularım.

Dün gendi gendime ne didim.

Ya Abuziddin kendi durumumu birşiye benzediyorum didim hanim gendi gendime...

Esgiden Irahmetlik Ekrem Kesmez bu Eskil'in çişmelerine bakardı.

Bu suya bir ay hiç klor atmazdı.

Bir ay sonra üç-dört günde bir aylık kloru toptan atarlar o zaman datlı suda yok 3-4 gün ne düzenli su içebilirdik, ne de çay...

Ben de didim...

Yav Abuziddin sen de iki ay yazı yazmıyorsun...

Aynı onun gibi 2 ayda yazacağını 3-4 günde yazıp işi bitiriyorsun didim. Gendi gendime duramadım yazdım.

Neyse guzularım sizden dedenizin ircası bu mübarek günde madem yukarda isimleri zikrettim o halde yukarıda isimlerini saydığım ırahmetlikler, gelmiş geçmişlerimiz ve Esgil mezarında yatanlarımız için 3 ihlas bir fatiha bağışlayalım.

Haydi Abuziddin dedeniz okumaya başladı bile...