Uzak diyarlardan gönlümüzün başkenti olan memleketim insanlarına canı gönülden bir Selâm bir de Kelâm ile başlayalım bu hafta ki sözlerimize.

            Kendi tarihine düşman edilmek istenen bir gençlik ile karşı karşıyayız maalesef.
Şimdi diyeceksiniz ki insan kendi tarihine düşman olur mu?  Haksız da sayılmazsınız. İnsan kendi tarihine düşman olamaz ancak cahilliğine düşman olabilir.
Bende onu diyorum işte. İnsan kendi tarihine neden düşman olsun?  Niçin yerden yere vursun?
 Bir esbaba bağlamak lazım değil mi? Düşman olmak için ne bir sebep var ne de bir olay.

            Bu ülke üzerinde menfaatleri olanlar bu fitnenin tohumunu da ne yazık ki bu memleketin topraklarına ekerek gitmişlerdir. Bize düşen bu ekilen fitne tohumlarını yeşertmemektir. Ülkemizde nice insanlar farklı farklı düşünceler üzerine yok olup bir hiç uğruna heba olmuşlardır. Görünen o ki Çanakkale’de kazandığımız İstiklâl bugün gençlik ile kaybediliyor İstikbal.
İçinde yaşadığım gençlik itibariyle kimisi Saltanat aşığı kimisi Cumhuriyet sevdalısı. Ya hu bu ikisini niçin ayırır bir insan. Biz bir babanın iki evlatları değil miyiz? Saltanat âşıkları olanlar Mustafa Kemal düşmanı kesilmiş Cumhuriyet sevdalıları ise Saltanat yıkmak devrimler kovalamak peşinde. Fakat nereye kadar. Türkiye Cumhuriyeti kuranların Osmanlının medreselerinden, mekteplerinden mezun olduğunu bilmeyenler ancak kendi tarihine değil kendi cahilliğine düşman olabilir. Türkiye Cumhuriyetinin kuruluş felsefesini anlamayanlar, kendi tarihini bilmeyenler işte ancak başkalarının fitnelerine alet olarak düşman olabilirler. Zaten hani derler ya insan bilmediğinin düşmanı olur diye. Bugün de tam onun zirvesini yaşamaktayız. O yüzden bizler bunları bilerek bir nesil yetiştirmek zorundayız ki ekilen o fitne tohumları bu ülkenin topraklarında yeşermesin.
Son olarak ise 2015 Kimya Nobel ödülünü Türk bilim insanı Prof. Dr. Aziz Sancar Kanserle mücadele ve tedavide yaptığı önemli çalışma ile dünya gündeminde bir anda parladı. Hepimizi gururlandırdı. Yapmış olduğu bir açıklamasında ise “ bizim bu topraklarda ki tarihimiz Selçuklular ve Osmanlılar da dâhil olmak üzere 1000 yıllıktır. Osmanlı tarihi ile hep gurur duydum” ifadelerine yer veren Sayın Sancar almış olduğu ödülü ise Mustafa Kemal Atatürk’e sunmaktan onur duyacağını belirtmesi gerçek bir Türk kimliğini ortaya koymaktadır. Kendisine bir değil bin defa teşekkür etsek az diye düşünüyorum.   

Sevgi saygı ve muhabbetlerimle Vesselam.

Muzaffer Yayar