İlk hafta bir ses seda yok, ikinci hafta yok. Tabi öncelikle müftü beyin bizim sorduğumuz her soruya cevap verme gibi bir görevi yok, ancak günümüzde iletişim çağında iletişim araçları çok önemli bir yer tutmaktadır. İşte bu bilinçle, hemen ilçe müftülüğümüzün, haram yemenin dini boyutunu, topluma ve bireye vereceği zararları, haram yiyen bir insanın ne gibi bir yükümlülük altına gireceğini, kişinin gelecek nesillerini bile nasıl etkileyeceği gibi konu başlıklarında açıklama yapmasını düşünmüştüm ama ne yazık ki bu düşüncemde yanılmışım.

İkinci haftanın sonunda müftülüğü aradım. Telefondaki görevli, müftü beyin düğünü olduğunu kendisi ile görüşmemiz gerektiğini söyledi. Cep telefonundan müftü beye ulaştım. Durumu arz ettim kendilerine. İlk cevabı zaten yeterince üzülmeme yetti...

Kendileri, “Ya bu tür şeylere ne gerek var biz zaten hutbede sürekli anlatıyoruz” dedi. Ben de kendisine, hocam mutlaka iyi niyetli çabalarınız takdire şayan, ancak günümüzde basın yayın araçları da bu tür çalışmalarda oldukça etkili. İşte sizin açıklamanız Eskil Gazetesi’nde yayınlanacak haftalık bin adet basılıyor ve tamamen satılıyor. Haberfark.net sitesinde yayınlanacak haftalık tıklanma sayısı ortalama 25 bini buluyor buradaki okurlardan bir kişiyi bilinçlendirebilirsek amacımıza ulaşmış olmaz mıyız? Dedim. “Haklısınız” oldu cevabı. Bu hafta düğünüm var. Haftaya söz konusu sorunuza cevap hazırlayıp gönderiyorum dedi.

13 Ekim tarihi için...

Geçen hafta cevap yok.

Belki kendilerinin işi vardır diye düşündüm. Bu haftayı bekledim. Bu haftada yine müftü beye ulaşayım dedim ki geçtiğimiz günlerde görevli olarak hacca gitmiş.

İletişim seminerlerinde katılımcılara özellikle ifade ettiğim unsur bir şeyi söylemek yerine yapmanın karşı taraf için önem taşıdığı. Mesala sürekli sigara içen bir baba, çocuklarına aman yavrum sigara içme derse ne kadar etkili olur. Ya da başını televizyondan dizilerden kaldırmayan ve ömründe çocuklarının gözü önünde bir kere kitap okumamış bir ebeveyn çocuklarına, televizyonu az izleyin derslerinize iyi çalışın diyen bir kişi çocukları nezdinde ne kadar etkili olur!

Biraz daha somutlaştıralım ben kaçak su kullanımının zararları ve bu konudaki rahatsızlıklarımı dile getirirken örneğin köydeki çeşmeden kaçak su içsem insanların gözünde ne kadar etkili ve inandırıcı olurum.

Olayın müftü  bey boyutuna gelince ise, onun adına ise üzüldüğüm nokta şu. Konuya ilişkin yapacağı açıklamayı düğün ve hac hazırlıklarından fırsat bulamamıştır. Ama memnuniyetle öğrendim ki Eskil’de doktora yapan imamlar varmış bir küçük görev vermeyle bile bu işi halledebilirdi.

Müftü bey için merak ettiğim nokta ise şu; dinimiz İslamın verilen söze sahip çıkılması gerektiğini bilmeyen yoktur. Peki Müftü Bey yarın hutbede Cemaati Müslim’e söz vermenin önemini nasıl anlatacak?

Önceliğimiz atalarımız

Geçen hafta Sayın Hilmi Yol çok güzel bir habere imza attı. O haberde İlçemizdeki mezarlıklardan birisinde yatan insanımızın kemiklerinin orta yerlerde dolaştığına dikkat çekiliyordu.

Bu haberinden dolayı Hilmi Bey’i tebrik ediyorum.

O haberden bir gün önce Konya’dan Eskil’e giden ve Eskil Mezarlığı’ndaki yatan yakınlarını ziyaret etmek isteyen bir hemşerimiz sitem ediyordu. Bu kadar bakımsız bir mezar mı olur! Diye.

Gerçekten ilçemizde önemli çalışmalara imza atılıyor yüksek okul için, tuz gölü için, ihtiyaç sahibi öğrenci ve aileler için dernekler kuruluyor yardım yapılıyor. Ama işte en az onlar kadar önemli belki durumun aciliyetinden dolayı şu anda en önemli yapacağımız çalışma bu mezarlıkları orada yatan atalarımız, dedelerimiz, ninelerimiz, annelerimiz, babalarımız ve kardeşlerimize yakışır bir şekle getirmek.

Bunun için herkesin beğenisini kazanmış bir isim önceliğinde bir dernekleşme çalışması yapıp hep birlikte mezarlıkları insanımıza yakışır bir hale getirmeliyiz.

Bunun için ilçe insanımızın harekete geçmesi yeterli.

Eee o halde hala niye duruyoruz?