Nedir hükümeti öğretmenleri görmezden gelmeye iten?

Seçim bitti.

Seçimden evvel Milletimiz, vatanımız, devletimiz için hayırlısı neyse onu nasip et diye dua ettik Rabbimize...

Şimdi ortaya çıkan sonuç hayırlı mıdır değil midir bilemeyiz ama Büyük Türk Milleti'nin tercihidir ve inşallah hayırlı olur.

Bu seçim propagandası sırasında toplumun tüm kesimlerina  vaatler verilirken bazı memur grupları özellikle ön plana çıkarıldı.

Özellikle de iktidar partisi tarafından polislere, askerlere, sağlık çalışanlarına büyük ekonomik getiri sağlayacak vaatler yapıldı. Hatta seçim beyannamesindeki vaatler yetmemiş olacak ki Malatya mitinginde on maddelik bir paketle bu saydığım memur gruplarına ek vaatlerde bulunuldu.

Yazımızın konusu da bu vaatler ve öğretmenler.

Seçimden evvel yapılan vaatlerde öğretmenler özellikle hiç zikredilmedi.

Eğer şubatta otuz bin öğretmen ataması yapılacak denilmesine vaat diyorsanız o çalışan öğretmenler için bir vaat değil; devletin vatandaşın eğitim hakkını vermesi için yapması gereken temel bir görevdir.

Eğer ikili öğretimin bitirilip tam gün eğitime geçileceğini bir vaat olarak kabul ediyorsanız o da bir vaat değil vatandaşın eğitim hakkıyla ilgili devletin yapması gereken temel görevlerden birisidir ki zaten bu konudan en fazla şikayetçi olanlar;Sabah karanlıkta çocuğunu okula getirip akşam karanlıkta okuldan alan velilerdir.   

Velhasıl, öğretmenlere vaat olarak verilen sözlerin hiç biri polislere, askerlere, sağlık çalışanlarına, emeklilere, asgari ücretlilere, çiftçilere verilen vaatler gibi maddi getiri sağlayacak vaatler değil.

Tam bu noktada soralım:

Mevcut hükümet ile öğretmenlerin arasındaki bu doku uyuşmazlığının kaynağı nedir?

2002 Kasımdan bu yana öğretmenleri alenen  hedef tahtasına koyduran, yapılan maaş iyileştirmelerinde öğretmenleri özellikle dışarıda bıraktıran nedir?

Öğretmenlerin tatilleri, ders saatleri on üç yıldır niçin toplum önünde en üst ağızlar tarafından tartışma konusu yapılmıştır?

Acaba bunların cevaplarından biri eğitimde biriken ve çözülmek yerine hızla büyüyen sorunları öğretmenleri tartışma konusu yaparak unutturmaya çalışmak mıdır?

Veya yapılan bütün sistem değişikliklerinin başarılı olamamasının faturasını öğretmenlere kesmeye çalışmak mıdır?

Ya da eğitim hızla özelleştirilirken bunun karşısında engel olarak öğretmenler mi görülmektedir?

Bütün bunların üstüne koltuk sevdasına düşmüş; Müdür yardımcılığı başta olmak üzere bakanlıktaki bütün idari koltukları kapma hevesine kapılmış, bu uğurda temsil ettiği öğretmenlere yapılanları sineye çeken yetkili sendikanın da etkisi var mıdır?

Veyahut her biri bir siyasi partinin peşine takılan, peşine takıldığı siyasi parti iktidardaysa şartsız destek veren;Değil ise peşine düştüğü siyasi partinin söylemince hareket ederek muhalefet eden sendikaların öğretmenleri paramparça etmeleri etkili midir?

Evet, arkadaşlar!

Nedir hükümeti öğretmenleri görmezden gelmeye iten?

Bu yazı toplam 2035 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.