Yavrularım geçen hafta bir yazı yazmıştım “O bina oraya olur mu?” diye…

Neydi o bina?

Aksaray Ticaret Borsası tarafından Eskil’de hastanenin, çocuk parkının, okulların yanı başına yapılacak olan alım-satım binası….

“Burada hububat, ayçiçeği, mısır, gübre, ilaç gibi tarımsal ürünler alınıp satılacak ve söz konusu bölge için ciddi sıkıntıları beraberinde getirecek.” Demiştim ve Eskil’de ne kadar yetkili varsa hepisine çağrıda bulunmuştum. Taştan kayadan ses geldi ama bizimkilerden gelmedi…

Ne diyelim canları sağ olsun.

Ben de oturdum, düşündüm kendi kendime, “Ulen goca herif alemin binası, memleketi sana mı kaldı. O kadar uzağa alım satım merkezi olur mu, oldu mu tam olmalı tam çarşının göbeğine bu bina yapılmalı. Hani bu tam çarşı merkezinde 2 yolun birleştiği alan varya bence bu bina ve dükkanlar oraya yapılmalı.”

Eskil’in yöneticilerinin anlayışına ve ilçeye uygun olan bu…

Değilse, iki yıl önce Aksaray Ticaret Borsası Aksaray şehir merkezindeki alım-satım merkezini nerdeyse şehrin 20 KM dışındaki Konya yolunun üzerine niye taşıdı?

Şimdi Eskil’e ise Aksaray’da taşıdığı gibi bir alana sıfırdan bina yapacak.

Yani birkaç seneye kalmaz (en fazla 2 yıl) burası da şehir içinde sıkıntı oldu diye taşanacak…

Madem böyle bir zahmete giriyoruz, o halde bu binada şöyle dört dörtlük bir yere yapılmalı ki emeği geçenler zarar etmesin…

Hem oradan dükkan sahibi olmak isteyenler ciddi bir para ödeyecek, en azından da bu parada yabana gitmemiş olur.

Hemen bir imar çalışması ile söz konusu yol şöyle bir yarım “o” çizer, bir şeyler yapılır ve çarşı merkezimizde Eskil’e, yöneticilerine, ses vermeyenlere layık güzel bir bina olur.

Bu dedeniz de Timur’un karşısına çıkan Nasrettin Hoca gibi tek başına kalmaktan kurtulur.