Buradan hareketle okuma alışkanlığının insana faydaları hakkında acizane düşüncelerimi paylaşmak istiyorum.

            Toplum olarak fazla okumayı sevmediğimizi itiraf etmeliyim. Bunun nedeni yine okumamaktan kaynaklanmaktadır. Özellikle ilköğretimden başlayarak ortaöğretim safhalarında öğrenciye okumayı sevdirecek müfredat ve etkinliklere yer verilmekle başlanabilir. Toplumsal eğitim seviyesi de etken bir rol oynamaktadır.

            Olması gerekenleri bir kenara bırakırsak okumanın insana faydaları üzerinde durulabilir. Okumak, okumayı sevmek ancak okumakla olabilir. Bir kitap, gazete, dergi ve sair kaynakları takip ettikçe tabiatıyla öğrenme de vuku bulmaktadır. Öğrenen, araştıran insan bilen insandır.

            Burada okumanın yararlarını saymak gerekirse;

-Her şeyden önce kitap okuyan insan yalnız değildir. Kitap ona bir arkadaş, sadık bir dosttur. 

-Okuyan insan zamanı boş geçirmeyen, her anı değerlendiren insandır.

-Okumak insanı bilgili kılar.

-Düzgün yazmayı, düzgün konuşmayı sağlar.

-Anlatımlarına zenginlik katar.

-Dedikoduyu önler

-Fuzuli işlerle uğraşmaktan alıkoyar.

-Okuyan kişi olaylar hakkında fikir sahibi olur.

-Düşünen bir insan olur.

-İnsanlarla iletişimini rahat sağlar.

-Sosyal hayatta kolay yer edinir.

-Hayatın anlamını idrak eder.

-Nereden gelip nereye gittiğini öğrenir.

-Zamanla bir kütüphanesinin olması gerektiğine inanır.

-Evine en az bir günlük gazetenin gelmesini ister.

-Köşe yazılarını takip eder.

-İlgi alanına göre kitaplar alır.

-Anlama kabiliyeti gelişir.

-Ailesinden başlayarak çevresine okuma alışkanlığı kazandırmak ister.

            Buna benzer bir çok faydasını ekleyebiliriz. Hayatımızı renklendiren ve anlamlandıran okuma alışkanlığını edinen bireylerin çoğalması kuşkusuz toplumu da olumlu yönde etkileyecektir. Üreten, gelişen ve çağı yakalayan bir millet için okumayı seven bireylere çok ihtiyacımız var.