Elbette Başbakan Erdoğan “tek bayrak, tek vatan” vurgusunu sürekli yaparak tehlikeye karşı teyakkuzda olduğunu anlatmaya çalışmakta, gerekli tedbirleri almaktadır. Ancak milyonlarca insanın acı çekmesine neden olmuş PKK’nın Komünist Kürdistan hedefi geçici bir arzu değildir. Şu anda PKK’nın sessiz olması, zaman zaman dindarmış gibi gözükmeye çalışması pes ettiklerinin göstergesi değil, yeni bir geri dönüşün habercisidir. Bu yüzden milletimizin ve siyasi partilerin dikkatli olması, Hükümetin Güneydoğu’daki gelişmeleri takip etmesi ve önlemler alması gerekmektedir.

Seçim sonuçlarına bakacak olursak; Güneydoğu’daki bazı illeri Komünist partiye kaptırmamız, oradaki halkın Komünist yönetimi istediğini göstermemektedir. Nitekim her seçimde Kürt kardeşlerimize PKK tarafından baskı yapıldığı ve özgür seçim haklarının engellendiği bilinen bir gerçektir. Seçim öncesinde de özellikle AK Parti binasına yapılan saldırı, PKK’nın “güç bizde” gösterisinin bir parçasıdır. Bu yüzden Hükümetin Güneydoğu’da halkın güvenliğini sağlaması, güvenlik kuvvetlerini arttırması gerekmektedir. Sonuç olarak Kürt kardeşlerimiz kendilerini güvende hissettiklerinde özgür bir şekilde istedikleri partiye oylarını vereceklerdir.

MHP, CHP, Saadet Partisi ve BBP’nin rahat bir şekilde Güneydoğu’da miting yapamamaları, üzerine gidilmesi ve düzeltilmesi gereken bir konudur. Güneydoğu Türkiye’nindir bu yüzden her görüşten insanın orada özgürce konuşma hakkı vardır. Nasıl ki Komünist Partilerin Batı’da konuşma, kendini anlatma hakkı varsa aynı şekilde diğer partilerin de Doğu’da faaliyet yapma hakkı vardır. Her iki görüşten partilerin hakları güvence altına alınmalıdır.

PKK 30 yılı aşkın bir süredir Türkiye’yi bölme çalışmalarını sürdürmektedir. Bunun için kahvehanelerde, ev sohbetlerinde vs. Komünist propaganda yapmaktadır. Federasyon, özerklik gibi isimler kullanarak, sanki bölünme değil de halkın özgürlüğünü savunuyormuş gibi davranıp adım adım Komünist Kürdistan’ı kurmayı hedeflemektedir. Bu yüzden PKK’nın “biz de barışı istiyoruz” söylemlerine aldanmamalı, gerekli tedbirleri almalıyız. Nasıl ki PKK kendi hedefine ulaşmak için canla başla Komünizm propagandası yapıyorsa, Hükümetimiz de halkı bilinçlendirecek, Komünizm tehlikesini anlatacak çalışma yapmalıdır.

Hükümet başa geldiğinden beri güzel çalışmalar yapmıştır. Ancak ülkemizde imari yapılar ve ekonomik düzenlemelerden önce birliğinin güvenceye alınması daha önemlidir. Türk milleti çok çileler çekmiş, çok badireler atlatmış bir millettir. Fakir kalmaya sabır gösterir ama şehit kanıyla bütünlüğü sağlanmş Türkiye’nin parçalanmasına müsade etmez. Bu seçimlerde de milletin AK Parti’yi seçmesinin en büyük sebebi PKK’ya karşı gösterdiği ülkenin bütünlüğünü koruyan tavrıdır. Bu yüzden Hükümet de bunun kıymetini bilmeli ve PKK tehlikesine karşı gereken tüm önlemleri almalıdır. Güneydoğu’daki kardeşlerimize de en büyük yardım PKK belasının ortadan kaldırılmasıdır. Daha sonra özgürlüğü sağlanan Güneydoğu’nun kalkınmasıdır.