Bir olay var ki eğer gerçekleşirse Eskil halkı için bir rüyanın gerçekleşmesi demek.Eşmekaya Sazlığı kuş cenneti idi.Eskil'in batı, kuzey ve doğu tarafı sulak alanları; endemik bitki türleri, kuş çeşitliliği ile doğalın doğalı bir yaban hayatına sahipti.Silah geldi mertlik bozuldu hesabı ne zaman ki sulu tarıma geçildi.O canım sulak alanlar, pınarlar, gözler, künkler kurudu.Dün sulak olan bölgelerde bugün tulumbayla, santrifüjle insanlar su çıkarıyor.İşte o kuruyan alanlar sanki mutat bir şekilde biyolojik saat olarak kurgulanmış gibi yılda en az 2-3 defa rüyama girer.*İşte bu kuraklığa dikkat çeken çalışmalar yapan bir isim Avukat Ali Rıza Toprak. Geçen hafta yaptığı “Eşmekaya sazlığına bir testi su da sen dök!” çalışması ile bölgemizde meydana gelen kuruyan göllere, sazlıklara, pınarlara dikkat çekmek için her yıl Nisan Ayının sonunda mutat olarak bir avuç gönüllüyle Eşmekaya'da buluşuyor.Sayın Toprak'a ve katılanlara teşekkürler…Bizlere düşense bu sese kulak vererek can çekişen doğaya insanların dikkatini daha fazla yoğunlaştırmak olmalı…Gelelim Asr-ı Saadet programına…Güzel bir programdı.Başkan Alçay'ı ve emeği geçenleri tebrik etmek gerek.Kadınların ilgisi erkeklere oranla biraz daha yoğundu programa…Başkan Alçay, siyasetten uzak, samimi, günün manasıyla bütünleşmiş güzel bir konuşma yaptı.Program içerik olarak hoştu. Sadece en son konuşmacı (tiyatrocu) birazcık fazla kaldı sahnede. ….Yukarıdaki Asr-ı Saadet programı ile ilgili geçen yıl yazdığım yazı kelime kelimesine değiştirecek bir şey yok. Burada sadece bir sonraki programda programın içeriği değişmeli…Madem Eskil'de bu tür yapılan program sayısı az.O halde her yıl farklı sima ve içeriklerle seyircinin karşısına çıkmalı.Bu seneki programda dikkatimi çeken 3 husus ise..Başkan Hançerli'nin katılması kendisine her daim destek veren Eskillilere karşı bir jestti.Misafirlerden Ak Parti İlçe Başkanı, Meclis Üyeleri…Eşmekaya Belediye Başkanı…Ve diğer misafirler…Hepsi takım elbise, kravat ile bir damat kadar şıklardı…Ayrıca protokolden ilk salona gelen isim İl Genel Meclis Üyesi Nazım Keskin eline bir kitap aldı…Program başladı Peygamber Efendimiz ile ilgili o kitabı ilgiyle okumaya devam ediyor.Öyle bir ortamda okuma isteği…Aklıma o meşhur sözü getirdi…Hiçbir başarı tesadüf değildir.Anlaşılan Nazım Keskin olmak içinde böyle okumak gerek demek!