Doğum Borçlanmasında Olumlu Gelişmeler
Müvekkilim, eşinin SSK emeklisi olmak için başvuru yapacağını, ancak eşinin doğum borçlanması yapması halinde emekli olabileceğini söyledi. SGK’ya doğum borçlanması için yaptığı başvurunun kabul edilmediğini ve gerekirse dava açmamızı istedi.
Belgeleri incelemem neticesinde, müvekkilin yaptığı başvuru sonucu kendisine verilen cevapta, SSK’lı çalışırken doğum yapan sigortalının, doğumdan itibaren iki yıl içinde çalışmaması halinde borçlanma yapabileceğini belirtiyor. Müvekkilin eşinin SSK kayıtlarında, doğumdan sonra çalışmadığı halde, 20 gün civarında sigortalı olarak çalıştığı gözükmekte.
Tabi müvekkilin amacı, eşinin çalışmadığı halde kayıtlarda çalışmış gözükmesinin borçlanmasına engel olduğu gerekçesiyle, bu kaydın mahkeme kararıyla tespit edilmesiydi.
Ancak müvekkilin SGK’nın yeni genelgesinden haberi olmadığını öğrendim. İşin ilginç yanı bu açık düzenlemeye rağmen SGK İl Müdürlüğü’nün bu talebe olumsuz cevap vermesiydi.
SGK’nın 16.09.2010 tarih ve 2010/106 sayılı “Doğum borçlanması başlıklı genelgesi şu şekilde:
“5510 sayılı Kanunun 41 inci maddesinin (a) bendine göre kadın sigortalıların doğum nedeniyle çalışamadıkları en fazla iki defa olmak üzere ikişer yıllık sürelerinin borçlandırılmasında sigortalının doğumdan önce 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (a) bendi
kapsamında tescil edilmiş olması ve adına kısa ya da uzun vadeli sigorta kolları yönünden prim ödenmiş olması yeterli sayılacaktır. Doğumun çalıştığı işinden ayrıldıktan sonra 300 gün içinde gerçekleşmesi şartı aranmayacaktır. Doğum borçlanması talebinde bulunan kadın sigortalının işvereninden belge istenilmeksizin Kurum hizmet kayıtlarından tespiti yapılarak sonuçlandırılacaktır.
Doğum borçlanması talebinde bulunan kadın sigortalıların doğum yaptığı tarihten sonra adına primi ödenmiş süreler borçlanma hesabında dikkate alınmayacak, doğum borçlanması yapılacak sürede çocuğun vefat etmesi halinde vefat tarihine kadar olan süreler borçlandırılacaktır. İlk doğumunu yaptıktan sonra iki yıl dolmadan ikinci doğumunu yapan kadın sigortalı, ilk doğumdan ikinci doğuma kadar geçen süre ile ikinci doğum için borçlanabileceği iki yıllık sürenin toplamı kadar geçen süreyi borçlanabilecektir.
2925 sayılı Kanuna tabi sigortalılığı devam edenler ile hak sahipleri 5510 sayılı Kanunun 41 inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi hükmü gereğince borçlanma yapabilecektir.”
Yeri gelmişken söylemekte fayda var; SGK’nın bu genelgesi gecikmiş bir düzenlemedir. Zaten 5510 sayılı yasanın 41. maddesi açıkça bu hususu düzenlemiş ve doğum borçlanmasına olanak vermiştir. Genelge sadece, kanuna rağmen, bazı şartlat koyan eski genelgenin düzeltilmesinden ibarettir.
Buna göre eski SSK’lı, yeni tabirle 4/A’lılar, doğumdam önce sigortalı olarak çalışmak ve prim ödenmiş olmak şartıyla doğum izin sürelerini borçlanabileceklerdir. Eğer doğum izni sırasında çalışmış görünüyorsa, o sürelerin dışında çalışmadığı günleri borçlanabilecektir.
Bu düzenlemeye binaen müvekkil adına SGK’ya başvuru yapmamıza ve tüm mevzuatı dilekçe ekinde belirtmemize rağmen rağmen, SGK İl Müdürlüğü talebi yine kabul etmedi.
Haklı olduğumuzu bildiğimiz talebimize olumsuz cevap alınca, aynı dilekçeyi genel müdürlüğe yolladık. Biraz uğraşmamız neticesinde, dava açmaya gerek kalmadı ve istediğimiz gibi oldu. Yukarıda bahsettiğimiz yeni düzenlemeler doğrultusunda müvekkil eşi adına borçlanma cihetine gidebildi.
Dava yoluna gitmek zorunda kalsaydık, hakkın elde edilmesi hem masraflı olacak hem de biraz zaman alacaktı. Yasaya uygun hale getirilen genelgeye dayanarak pratik şekilde sonuç almak, bizim için elbette sevindirici oldu.