1980-90’lı yıllarda Eskil’de üç esnaf kardeş...

En büyükleri Kadir amca...

Ağzı iyi laf yapar, sözü dinlenen büyüklerden...

Dükkanında pırtı satar...

Esnaflığın bahane, sohbetin şahane olduğu bir mekan...

Bir çok insan orada toplanır hoşsohbet ederdi.

Bir diğeri İsmail emmi...

O zaman daha Susam Sokak olma yolunda minicik adımlarla yürüyen arka sokakta kerpiç dükkanda lokantacılık yapardı.

Mercimek çorbasını içme yanında yat.

Erol ve Mehmet’in çocukluk yılları.

Çırağın Adı: Erol, kalfanın ise; Mehmet.

Kardeşlerden öteki ise Ali Ağa.

O da lokantacı.

Oğulları Hacı ve Himmet küçük yaşlarda Ali Ağa’nın bulaşıkçısı, garsonu oldular.

Ali Ağa ve İsmail Emmi on numara yemek yapardı.

Sanki aralarında tatlı bir rekabet vardı.

Konya’nın meşhur kardeşleri; kurucu Mehmet ve Kazım Ağa gibi...

Kardeşlerden Kadir Amca zekası, güçlü iletişimi ve sözü dinlenen birisi olma özelliğini yeşil sahalara da taşıdı.

Eskil Merkez Mahallesi muhtarlığının devamında 1980 ihtilalinin ardından siyasi hayat yavaş yavaş normale dönerken 1984 yılında yerel seçimler oldu.

O dönem Halkçı Parti’den Mustafa Koyuncu’nun (Hamov) belediye meclis üyesi adayı oldu.

Kör talih işte, kurada Kadir Amca 11’inci sırayı çekmesin mi?

Hamov Dayı onu belediye meclisinde görmek istiyor ama bir türlü ne yapacağını bilemiyor!

Hamov Dayı seçime birkaç gün kala tarihi bir hata yaptı.

Kadir Amca ile birinci sıradaki Halis Mutlu’yla (Tüpçü) yer değiştirmesin mi!

O yer değiştirme ile Hamov Dayı elindeki seçimi Necati Belgemen’e seçim hediyesi olarak sundu!

Yani “Bir güzelin uğruna yedim ıramazanı” hesabı, Hamov Dayı da bir Kadir Amca’nın uğruna yedi başkanlığı!

Ve Eskil’de Necati Belgemen efsanesi de böylece doğmuş oldu.

1992 yılının yaz ayları, bu satırın yazarı bir iş buldu hem de kimin yerine dersiniz.

Himmet Karakaya’nın yerine...

Eskil’in köy ve yaylalarına döşenen su şebekesi için sahada ölçüm yapılıyor, bu işi yapan Himmet Karakaya Uzmanlık için işten ayrılınca yerine çalışmak bana nasip olmuştu.

Böylelikle Himmet Karakaya çocukluk ve okul arkadaşı Nuh Ünlü ile birlikte Eskil’de bir çığır açtı. 5 dönüm pancar yan gel yat Osman! Mantığından öte bir iş yaptılar.

Askeriyede uzman olarak göreve başladılar.

Her ikisi de 25 sene kahramanca mücadele ettikten sonra Himmet memleketi Eskil’e, Nuh’ta Ankara’ya yerleşti.

Karakaya sülalesini bilenler bilir...

Sesleri boldur...

Kısık ve gizemli sesle konuşan tiplerden hep korkmuşumdur, öyle tiplerin nerede ne plan çevireceklerini bilemezsin.

Ama Karakaya Sülalesi (Kürkçüler) öyle değildir.

Merhum Kadir Amca dükkanında sohbet ederken, gidip Hanifi Emmi’nin dükkanda onu dinleyebilirdiniz.

Bu tipteki insanların bir diğer özelliği de aniden sinirlenmesi, bağırması ve o öfkenin altında da hemen kızgınlıklarının bir saman alevi gibi çabucak geçmesi.

İşte bu ailenin ferdi, yazımızın asıl kahramanı olan kişi: “Emekli Asker Himmet Karakaya”

TOKİ konutlarında yöneticilik yapıyor.

Öyle ki yavrucaklara Eskil Belediye Başkanı’nın da katkılarıyla çim saha yapıyor.

Geçtiğimiz pazar günü sokağa çıkma yasağı var ve çocuklar daha önce uyardığı yerde top oynuyor.

Alıyor topu ellerinden, iş uzadıkça uzuyor... Burada Himmet Karakaya’ya söyleyeceğim ebeveynler olarak çocuklarla iletişim kurmada sıkıntı çekiyoruz, onların dünyasına inmek için biraz daha eğilemiyoruz. Çocuğun o heyecanı, o adrinali, o sevinci ellerinden alınan topla paramparça oluyor. Bu olayın akabinde çocukluğundan beri tanıdığım beyefendiliğinden kişiliğinden şüphe duymadığım Murat Mutlu ile ikisi mahkemelik oluyor.

Ardından yaşananlar Himmet Karakaya’yı son derece üzüyor.

Hem de bunları kimsenin yapamayacağı, beceremeyeceği, tenezzül etmeyeceği çim sahayı hizmetine sunacağı çocuklardan birisinin ailesiyle.

Tokat attı-atmadı vs.

Eskil insanı koskocaman bir aile değil mi, bazen bir gülüş, bir tatlı söz, bir saygı ifadesi kışları bahara çevirmez mi Sevgili Murat Kardeşim.

Dünya beyefendisi, genç yaşta iktidar partisinin ilçe başkanlığı görevini yürüten mutavazı insan Ali Mutlu’nun bu olayı büyümeden çözmek için yoğun gayretin takdire şayan. Keşke muvaffak olabilseydi.

Himmet abi sana gelince; senin bizim gibi normal yurdum insanlardan farklı düşünmek gayet normal, çünkü sen 25 sene askeri disiplin ve terbiyeyle yoğrulmuşsun.

Bizim hayata bakış açımız ise saldım çayıra mevlam kayıra gibi bir şey işte abi.

O nedenle kurallara karşı biz nefsani düşünür ve gücümüz nispetinde karşı koyarız.

Himmet abi, yukarıda sizin lokantadan bahsettim ya... Ona Ali Emmi ne güzel bir isim vermişti de mi?

İşte sevgili Arda ve kıymetli çocuklar, Güzel kardeşim Murat ve Himmet Abi....

Neydi onun adı; “Hoşgör Lokantası!”

Sizden de dileğim lütfen “hoşgörün” ve kendinizle birbirini üzmeyin.

Çünkü Eskil’in asil insanına da bu yakışır.