Nefis ve insan
Allah Teâlâ (c.c.) insanı mükemmel bir varlık olarak topraktan yaratmıştır. İnsanı, diğer mahlûkatından üstün kılan bir takım meziyetlerle donatmıştır. Bunlar; akıl, hafıza irâde ve dahâ birçok meziyetlere sahip olan insan, diğer varlıklardan üstündür.
Bu konuda Allah (c.c.), Kur’an-ı Kerimde şöyle buyurmaktadır: “Biz insanı en güzel bir biçimde yarattık.” (Tin Sûresi, 4.) “Ant olsun biz insanoğlunu şerefli kıldık…” (İsra Sûresi, 70.) Başka bir ayettede:
“Biz insanı karışık bir nutfeden yaratmışızdır. Onu imtihan edelim diye, kendisini işitir ve görür kıldık. Şüphesiz biz ona doğru yolu gösterdik. İster şükredici olsun, isterse nankör.” (İnsan Sûresi, 2-3.) “İnsan, hayrı istediği kadar (bazen) şerri de ister. İnsan çok acelecidir.” (İsra, Sûresi, 11.)
“…Doğrusu biz insanı, tarafımızdan bir rahmet (bir refah) tattırdığımız zaman onunla sevinir. Eğer ellerinin (işleyip) öne sürdüğü (kötü) şeyler yüzünden başlarına bir kötülük gelirse, artık o insan hemen (önceki nimeti unutan) bir nankör olur.” (Şura Sûresi, 48.)
HEVA: “…Nefse ve onu insan şeklinde düzenleyene, sonrada ona, fücurunu (sınır tanımaz günah ve kötülüğünü) ve ondan sakınmayı ilham edene andolsun) onu arındırıp temizleyen gerçekten ferah bulmuştur. Ve onu (isyan günahla) örtüp saranda elbette yıkama uğramıştır.” (91:8-10)- Nefse, nefsin kötülüğü emreden yüzü (heva) Ayet: “Sana iyilikten ne gelirse Allah’tandır, kötülükten de sana ne gelirse oda kendinden (hevandan)dir.” (Nisa, 79) - Cennete giden yol, hevanın denetimine verilmeye yoldur. Ayet: “Kim rabbinin makamından korkar ve nefsi hevadan sakındırırsa, artık şüphesiz cennet, bir barınma yeridir. (79.40-41)
“Fakat kim de, Rabbinin (huzurunda duracağı) makamından korkup (gereğini yapar) nefsini de kötü (heva)hevesten men ederse; işte muhakkak ki cennet onun varacağı tek yerdir.” Naziat, 40-41. Buyurmuştur. Heva, beş şeyde toplanır, bunları da Allah Teâlâ şöyle bildiriyor:
“Bilin ki (âhiret kazancına önem verilmeden geçirilen) dünya hayatı, ancak (geçici) bir oyun, bir eğlence, bir süs, aranızda bir övünme, mal ve evlatta çoğalma yarışıdır. (Bu) tıpkı şuna benzer: Bir yağmurun bitirdiği (o yeşil) bitki, ekincilerin hoşuna gider, (fakat) sonra o (bitki) kurur da sen onu sararmış halde görürsün. Sonra da çer çöp olur (işte dünyadaki her şey de böyledir). Âhirette ise (günahkârlara) şiddetli azap, (iyilere de) Allah’dan mağfiret ve hoşnutluk vardır. Dünya hayatı, aldatıcı bir faydalanmadan (bir rüyaya sevinmeden) başka bir şey değildir.” (Hadit, 20) [bk. 3/14; 10/24; 18/45-46; 39/21]
Dipnotlar: Bu âyet-i kerîmede dünya ve âhiret hayatı anlatılmaktadır. Ancak dünya hayatının aldatıcılığı, onu terk etmek için değil, ondakilere dalıp âhiret hazırlığını unutmamak, dengede tutmak içindir. Hayatını yalnız dünya hayatına bağlayan insan ise, İslâmî kimlik ve kişiliğe henüz erişememiş demektir. [krş. 28/77; bk. 63/9; 64/15]
Heva: Allah ile kul arasında koca bir duvardır. Nefs’in hevası daima hile ve desise beyan ederek insanı azaba doğru sürüklemeye çalışır. Heva kişiyi kendine gönüllü veya zorunlu itaate çağırır.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.