Çokum’da Oxford vardı da!
Aynı yorum zaman zaman Ak Parti Eskil İlçe Başkanı Mahmut Oruç için de yapılıyor…
O mevzunun konu başlığı ise, İbrahim Bey’in ilkokul mezunu oluşu…
Madem İlkokul mezunu bir insanın Belediye Başkanlığı’nı yapmasında sıkıntı var o halde seviyeyi üniversite mezununa çeksinler onlar da kendi arasında yarışsınlar!
Öncelikle şunu ifade etmeliyim ki İbrahim Bey iki dönemdir yani yaklaşık 10 yıldır İl Genel Meclis Üyesi bu işi eksik mi yapıyor, kötü mü yapıyor? Diğer iki İl Genel Meclis Üyemiz üniversite mezunu, Sayın Koyuncu onlardan daha mı az hizmet getirdi, daha mı az çalıştı?
İbrahim Bey yine 3 dönemdir de 10 yıldan fazla bir süredir de Eskil Esnaf Sanatkarlar Odası Başkanlığı’nı başarılı bir şekilde yürütüyor.
Şimdi aday olup olmamak İbrahim Bey’in kararı.
Ne karar verirse ona saygı duymak boynumuzun borcu.
Kendileri, “Çokum’da Oxford vardı da biz mi okumadık?” diye kendisini savunabilir.
Ama ister Oxford’da okusun ister okumasın…
Ülkemizde yıllarca Başbakanlık yapmış rahmetli Ecevit lise mezunu değil miydi?
Ünlü yazar Yaşar Kemal İlkokul mezunu değil mi?
İşte buna benzer eleştirilere muhatap olan Şerafettin Meral başarılı bir şekilde iki dönem belediye başkanlığı yapmadı mı?
Netice itibariyle bir kişinin eğitimi ile saldırı ona bir iltifattır.
Çünkü o ilkokuldan öte okuyamanın altında kim bilir ne hikayeler var!
x x x x x x x x x x x x
Sevgililer Gününüz Mübarek Olsun!
14 Şubat Sevgililer Günü…
Bence ne önemli bir gün…
O gün sevdiklerimize sevgimizi ifade etmek için bundan daha “özel” bir gün olabilir mi, ya da diğer günlerden bir farkı mevcut mu onu bilmiyorum ama madem deliye her gün bayram biz de biraz ruhumuzun deliliğine yelken açarak bugünü de o günlerden bir gün olarak kabul ederek sevgimizi gösterelim. Hem de abartılı bir şekilde.
Aslında bizim için sevgili sayısı o kadar fazlı ki!
İçimizde “sevgi” beslediğimiz herkes sevgilidir bizim için.
Peygamberimiz Hz. Muhammet en büyük sevgilimiz…
Annemiz, babamız…
Kardeşlerimiz, eşimiz, çocuklarımız…
Arkadaşlarımız, dostlarımız…
İşte annemiz, babamız eğer yaşıyorlarsa ulaşabileceğimiz bir yerlerdeyseler gidip ellerini öpelim sımsıkı sarılalım onlara, sevgilerimizi bildirelim.
Uzak mesafedelerse telefonla kendilerine ulaşarak sevgimizi ifade etmek için ne güzel bir fırsat!
Daha önce rahmetli oldularsa ruhlarına Yasin-i şerif gönderme için özel bir gün.
Kardeşlerimize, arkadaşlarımıza, dostlarımıza telefon açarak hatırlarını sormamız ve bir “merhaba” bile dememiz onları hatırlamamız adına belki somut bir gösterge olacak.
Çocuklarımızı bağrımıza basıp “iyi ki hayatımda sen varsın” deyip onlara sımsıkı sarılmak için ne büyük fırsat.
Evet başta da dedik ya “deliye her gün bayram” diye…
İşte 14 Şubatta o her günden sadece birisi…
Eğer amacımız sevdiğimize sevgimizi göstermek ise ziyanı yok.
Ancak insanı af buyurun keriz yerine koyup sevgililik gibi gayri İslami bir kavramı meşrulaştırmak adına birilerinin derdi varsa ve bizlere ticari manada bir şey satmak niyetindeyseler, onların ekmeğine yağ sürmemek için bakkaldan ekmek almak bile eziyettir benim için o gün…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.