Son yıllarda yapılan isimlerini burada saymaya kalkmayacağım operasyonlar sayesinde halkımızın hukuk bilgisi iyi sayılacak derecede arttı. Nasıl artmasın ki sabah proğramlarında üç dört tane hukukçu, akşam proğramlarında ise hukukçu ordusu proğramlar yapıyor. Haliyle insanlarımızın da bu sayede hukuk bilgisi ister istemez artıyor. Ancak bu kadar dinliyor ve okuyoruz da bir şunu öğrenemedik. Eğer göz altına alınan şahıs ya da şahıslar “bizden” ise, hukukun siyasallaştığından bahsediyor, eğer “ onlardan” ise hukukun hemen harekete geçerek ne kadar göz altı varsa hepsinin kalın taş duvarların arasına tıkılmasını istiyoruz. Peki, bu mu evrensel hukuk kuralları?. Hani hukuk her şeyin üzerindeydi, hani suçlu suçu ispat edilinceye kadar masumdu? Söyler misiniz masumiyet karinesi nerede kaldı . Hukuka müdahale bundan önceki dönemlerde belki olmuştur ama yaşadığımız bu günlerde ise hukuka müdahalelerin olduğu söylemleri daha yüksek sesle söylenir olması, hükümet üyelerinin soruşturma yürüten savcılara telefon açmaları, bazı telkinlerde bulunduklarının basına yansıması ister istemez “ hukukun mu, siyasal iktidarın mı” üstünlüğünü tartışılır duruma getiriyor.Son günlerde önüne gelen yargı reformundan bahsediyor. Reform yapılmasına karşı olmadığımız gibi ortak bir noktada buluşarak yapılması hususunu geç kalmış bir karar olarak değerlendiriyorum. Ancak adama sormazlar mı Kardeşim iyisin hoşsun ama bu zamana kadar nerelerdeydiniz. Anayasayı değiştirecek kadar çoğunluğunuz olduğu zamanlar bunu neden düşünmediniz de şimdi neden bas bas bağırıyorsunuz. Yanlış anlaşılmasın. Ben bu satırlarda suç veya suçluları övme veya yerme gibi bir pozisyonun içerisine girmek istemiyorum. Tek amacım hukuk ve hukuk adamlarına saygı duyulmasını, hakimlerin verecekleri kararlarda hiçbir gücün etkisi altında kalmadan özgürce kararlarını vermelerinden yanadır. Eğer yargı ve yargıçlar üzerinden hınç alma operasyonları yapılıyorsa” yandım anam keten helva”. Böyle bir düşünçeyi değil dillendirmek akla bile getirmek bir ülkeye yapılabilecek en büyük kötülüktür. Eğer hukuku serbest bırakırsak, etki altına almak için manevralar yapmaz isek hukuk bir gün doğruyu mutlaka bulacaktır. Hukuka saygı insana, insanlığa ve topluma saygıdır.