Ben de Eskil’in çevre durumunu buna benzetiyorum. sokaklar düzenli olarak temizlenir,

Fidanlar dikiliyor ve dikildiği gibi bırakılmıyor, Eskil'in ağaç yetiştirme geleneğine olmayan şekilde fidanlara ilaçlama ve sulama gibi bakımları zamanında yapılıyor. Bunun gibi pek çok önemli gelişmeyi sayabiliriz.

Ama bu pozitif olayların yanında negatif olan ve geri geri gittiğimiz noktalar var. Örneğin devletin kırsal bölgedeki vatandaşları büyükbaş hayvancılığa yönlendirme amaçlı yaptığı açık besi projesi. Bu konuda Eskil bayağı yararlandı ve yaralanıyor. Fakat burada açık besi projesiyle gelirlerini sağlayan kişilerin menfaatlerini düşünürken açık besi yapmayanların rahatsızlıklarını göz ardı etmemek gerek. Özgürlüğün sınırı bir başka kişinin özgürlük sınırında son bulur. Yani açık besi yapan kişilerin ekonomik özgürlüklerini düşünürken, açık besi yapmayan ve açık besi yapanlara komşu olan kişilerin rahat nefes alma özgürlüğüne ipotek koymamak gerek. Bu konuda tüm sorumluluk bana göre belediyenindir. Çünkü belediye bir proje ile bu soruna çözüm bulmadığı sürece devletten açık besi için yardım alan vatandaşın havlu sınırlarında bu tür yapıları yapma hakkı doğar. Bu da çevredeki diğer insanların rahatsızlık duymasına yol açar ki hiç hoş bir durum değildir.

Çevredeki insanlara rahatsızlık verme konusu kadar hatta daha önemli diğer bir meselede görüntü kirliliğidir. Her mahallede 5 – 6 tane eski bina mevcut. Üniversitenin gelmesini bekleyen ve çevre düzenlemesine son yıllarda önem veren bir ilçe için bu konu tezat bir durum teşkil etmiyor mu? Yeraltı ve yerüstü yapılanmasını büyük ölçüde bitirerek, sanayisini ilçe dışına taşıyarak, pek çok park yaparak çevre adına çağ atlamış bir ilçenin bu tür görüntü kirliliği yapan yapılarla gerilemesi abes değil mi? Bu açık bir şekilde ifade ediyorum ki iki ileri adım attıktan sonra bir geri adım atmaktır.

Bu geriye dönük adımın düzeltilmesi adına daha henüz zamanın geçmediği inancındayım. Bu konuda önümüzde çok güzel bir sanayi örneği var. Neredeyse yerleşim yerlerinin tamamında sanayi yapıları yerleşim yeri dışına kurulur. Bu yolla sanayilerin oluşturduğu hava, ses ve görüntü kirliliği engellenmiş olur. Açık besicilik sisteminden doğan rahatsızlıkları da bu yolla giderileceğine inanıyorum. Eskil’in dört tarafı özellikle doğu ve kuzey tarafı çöl diye nitelendirilen düz alanlarla çevrili. Burada belediyenin belirlediği alanda açık besi yapan kişilere eşit bir şekilde parselleyerek verilmeli. Alt tarafı yeniden kayıldıktan sonra zaten metal olan üst tarafı kaynak yardımıyla taşınması hiçte zor olamayacaktır. Bu ufak zahmetten sonra Eskil’e pek çok yarar sağlanacaktır.

Birkaç yararını buradan sayayım.

Birincisi görüntü olarak kirlilik yapan bu yapılar kaldırılarak görüntü kirliliği ortadan kaldırılır.

İkincisi açık besi yapmayan kişilerin hakları korunmuş olur.

Üçüncüsü Eskil’in geri kalmış bir bölgesi olan çöl bölgesi hareketlenmiş olacak.

Dördüncüsü otlak arazi yakınında olduğu için hayvanların beslenmelerinde avantaj sağlayacak.

Beşincisi hayvanlarına kendisi bakmayanlar için bakıcılık gibi işlerde çalışacak kişilerin gelir kapısı elde etmesi.

Altıncısı hayvancılığa yönelik veterinerlik gibi, yemcilik gibi iş yerleri açılır.

Yedincisi ve belki de en önemlisi hayvancılığa yönelik fabrikaların bu yönde ilerleme sağlanması. Fabrika işinde en önemli madde hammaddeye yakınlıktır. Hammaddeye yakın olduğun kadar maliyet düşer ve kâr artar. Örneğin bir süt fabrikası kurulabilir. Bakın görün bu sistem kurulursa Eskil bir çağ daha atlar ve diğer ilçelere örnek teşkil eder.

Bu konuda yetkililerin proje hazırlayarak adım atmalarını ve en kısa sürede sonuçlandırmalarını umut ediyorum.