Sosyal Medya Bataklığı: Ahlaki Çöküntünün Görünmeyen Yüzü

İnsan doğar, büyür ve aldığı terbiye ile hayatına yön verir. Ancak günümüzde bu doğal süreç, dijital dünyanın etkisi altında farklı bir boyut kazanmıştır. Özellikle sosyal medya, hayatımızın ayrılmaz bir parçası hâline gelirken, doğru kullanılmadığında ciddi ahlaki sorunlara yol açmaktadır.

Hayatın bir dakika sonrasına bile garantimiz yokken, insanlar en büyük zararı çoğu zaman kendilerine verir. Günümüzün en tehlikeli alışkanlıklarından biri de sosyal medyayı bilinçsizce kullanmaktır. Her yaş grubundan bireylerin elinde bulunan bu dijital dünya, faydalı olduğu kadar zararlı bir alana da dönüşebilmektedir.

Sosyal medya temelde iletişim kurmayı kolaylaştıran bir araçtır. Fakat kötü niyetle veya bilinçsiz kullanıldığında, insan ilişkilerini zedeleyen ve aile bağlarını koparan bir silaha dönüşebiliyor. Günümüzde birçok evlilik, sosyal medya üzerinden başlayan yanlış ilişkiler nedeniyle yıkılmaktadır. Kadın ya da erkek fark etmeksizin, özel hayatın gizliliğini korumak yerine sürekli paylaşım yapmak, ahlaki değerleri zedelemektedir.

Bir düşünün… Sokakta biri eşinizin fotoğrafını çekmek istese tepki gösterirsiniz. Peki, sosyal medyada herkesin görebileceği şekilde fotoğraf paylaşmak bundan farklı mı? Mahremiyet, sadece fiziksel değil dijital ortamda da korunmalıdır.

Sosyal medyanın en çok etkilediği kesim gençlerdir. Tanımadıkları kişilerle kolayca iletişime geçip yanlış ilişkiler kurmak, gençleri hem psikolojik hem de ahlaki yönden olumsuz etkilemektedir. Aile bağlarını zayıflatan bu durum, gençlerin değerlerinden uzaklaşmasına neden olmaktadır. Maneviyatın zayıfladığı, saygı ve sevginin sanal beğenilerle ölçüldüğü bir toplumda, gerçek duygular giderek yok olmaktadır.

Beğenilme isteği, takipçi kazanma arzusu ve sürekli görünür olma çabası, insanları sahte bir mutluluğa yönlendiriyor. Manevi değerlerden uzaklaşan birey, zamanla hem kendisine hem de çevresine zarar veriyor. Sosyal medyada geçirilen zaman arttıkça, bireyin gerçek hayattaki ilişkileri zayıflıyor, ahlaki duyarlılığı azalıyor. Bu da toplum genelinde bir değer erozyonuna yol açıyor.

Sosyal medya, doğru kullanıldığında bilgiye ulaşmayı kolaylaştıran güçlü bir araçtır. Ancak kötü yönde kullanımı, toplumun temeli olan aile yapısını ve ahlaki değerleri tehdit etmektedir. Bu nedenle, sosyal medyayı kullanırken sınırlarımızı bilmeli, dijital dünyanın bizi yönlendirmesine izin vermemeliyiz. Gerçek hayatın, sanal dünyanın çok ötesinde bir anlam taşıdığını unutmamalıyız.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Erdoğan Kaya Arşivi