Nilgün Güney

Nilgün Güney

ZAYIF İMANIN ÖZELLİKLERİ

ZAYIF İMANIN ÖZELLİKLERİ

 Bir Müslüman’da bulunmaması gereken bu ahlak özellikleri, şeytanın etkisi ile bazı Müslümanlara musallat olabilir.

Bu olumsuz ahlak özelliklerini Müslümanlara şeytan telkin etmektedir. Allah’ın huzurundan kovulan şeytan, diğer insanları da kendisi ile beraber cehenneme sürüklemek için, nefislerini hedef alan bir yaşam kurmalarına çabalamaktadır. Bu anlamda kişinin, Müslümanları ve İslam’ı ikinci plana, hatta son plana atarak, ilk önce kendisini düşünmesini sağlamaya çalışmaktadır. Tabii şeytan bunları yaparken alenen “Ben şeytanım, sizin cehenneme gitmenizi istiyorum. Bu yüzden bu dediklerimi yapın” demez. Bunun yerine daha sinsi bir yöntem kullanır ve gizlice telkinlerde bulunur. Bu anlamda şeytan, imani zafiyeti bulunan Müslümanları kullanır.

Şeytanın etkisine girmiş olan Müslüman, İslam uğrana mücadele ruhunu kaybeder. Kendisi çaba göstermediği gibi, İslam’ı yaymaya çalışan Müslümanlara da engel olur. Bu anlamda şeytanın verdiği telkinleri kullanarak, mücadelenin gereksiz ve boşa olduğu fikrini yaymaya çalışır. Bunun yerine Müslümanları boş konularla oyalamaya çabalar. Yani bu insanlar imtihan yarışında, geride kalanlardan olmayı tercih ederler.

Andolsun sizden öne (veya önceden) geçenleri bilmişizdir; ve (yine) andolsun, geride kalanları da bilmişizdir. (Hicr Suresi, 24)

Bir Müslüman’ın dinsiz ideolojiler yüzünden mazlum insanların zulüm görmelerine, hor görülmelerine, yurtlarından çıkarılmalarına seyirci kalması mümkün değildir.

Şeytanın etkisinde olan bu insanların Müslümanları İslam’dan uzaklaştırmak için kullandıkları yöntemlerden biri de, dinin içine bidatlar karıştırmaktır. Bu anlamda İslam’ı zorlaştırmak için hurafe hükümler geliştirir, Müslümanları Allah’ın hükümlerinin bir kısmından uzaklaştırırlar. Bu şekilde Müslümanların dini katıksızca yaşamalarına engel olmaya çalışırlar. Rabbimiz Müslümanları bu konuda şöyle uyarmaktadır:

Ey insanlar, hiç şüphesiz Allah’ın va’di haktır; öyleyse dünya hayatı sizi aldatmasın ve aldatıcı(lar) da, sizi Allah ile (Allah’ın adını kullanarak) aldatmasın. (Fatır Suresi, 5)

Oysa bir Müslüman’ın dinini yarım yaşaması, Allah’a olan samimiyete uygun değildir. Müslüman, işinde, evinde, alış-veriş yaparken, arkadaşlarıyla eğlenirken de İslam’ın hükümlerini titizlikle yerine getirir. Şeytanın etkisinde olan insanların tanınmaları açısından en belirgin özellikleri ise; İslam’ın hükümlerine titizlik göstermemeleri, Allah’a ve müminlere olan sevgilerinin zayıf olması, merhamet etme, fedakarlık yapma, alçakgönüllü olma gibi ahlak özelliklerini üzerlerinde çok fazla barındırmamalarıdır. Yani İslam’ı gösteriş olarak yaşamalarıdır.

Akıllı bir Müslüman ise Allah’ın izni ile bu oyunun farkındadır. Kendisini yavaşlatmak, şevkini kaçırmak isteyen insanlara karşı oldukça uyanık davranır. Aksine bu zayıf imanlı kişiler, Müslüman’ın gücünü ve azmini daha da arttırır. Çünkü Allah’ın vaadi vardır. Rabbimiz müminlerin aleyhine müşriklere yol vermeyecektir. Allah evreni ve evrendeki tüm canlı alemini var edendir. Her şey Allah’ın belirlediği kaderle devam etmektedir. Allah, Müslümanların da, diğer insanların da neler yaptığını bilmektedir. Allah’tan gizli hiçbir konu yoktur. Bu yüzden müşriklerin Müslümanları aldatması diye bir durum söz konusu değildir.

(Sözde) Allah’ı ve iman edenleri aldatırlar. Oysa onlar, yalnızca kendilerini aldatıyorlar ve şuurunda değiller. (Bakara Suresi, 9)

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Nilgün Güney Arşivi