
Abdullah Güdendede
Belediyelerin Sağlıklı Yaşamla İmtihanı
Modern hayatla birlikte yaşamdaki hareketlilik azaldı. Teknolojik imkânlar ulaşım, gıda ve iletişim gibi alanlarda işleri kolaylaştırınca insanlarda çoğu şeye daha az hareketle ulaşabilir oldu. Konfora olan düşkünlük ve rahat yaşam isteğinin hareketsiz yaşamla karıştırılması başka sorunların ortaya çıkmasına ve böylece o çok sevdiğimiz keyfimizin kaçmasına sebep oldu.
Vücudun kas iskelet sistemi başta olmak üzere diğer sistemleri sağlıklı bir yaşam için gün içinde belirli bir plan dâhilinde yapılması gereken hareketlere ihtiyaç duyar. Modern hayatın bu hareket ihtiyacını karşılayan çoğu alanı elimizden alması ve üstüne birde çok fazla tüketim imkânı vermesi vücut dengemizde olumsuz sonuçlar doğurdu. Bu kısır döngü ise bugün toplumumuzda eskiden hiç duyulmayan hastalıkların görülmesine sebep oluyor. Hastalık şeklinde ortaya çıkmayan vakalarda da bu hareketsiz yaşam ve düzensiz beslenme başka bir hastalık için zemin hazırlıyor. Buraya kadar anlattığım kısmı artık duymayan kalmamıştır. Peki, sonrası yani durum tespitinden sonraki kısım, bu konuyla ilgili olabilecek her kuruluş kendine bir vazife çıkarmış çalışıyor. Özellikle koruyucu sağlık hizmetleri ülkemizde de gelişiyor. Bunun en önemli ayağını fizyoterapistler oluşturuyor. Tabi belediyeler de bu konuda çevre düzenlemelerinde insanların fiziksel aktivitelerini arttırmak için yapabileceklerini düşünmeye başladı. İlk zamanlar halkın faydalanması için koşu alanlarının oluşturulması bu iyi niyetin göstergesiydi. Son zamanlar ise her gittiğimiz il ve ilçelerin parklarında sıkça görmeye başladığımız spor aletleri yeni yeni hayatımıza giriyor.
Belediyelerin parklara koydukları spor aletleri ilk bakışta çok masumane gelebilir ama işin aslı böyle değil. Özellikle belli bir tempoda yapılacak egzersizlerden önce sağlık kontrolünden geçmek gerekir. Bireyin yapısına uygun olan programın planlanması amaçlanır. Özellikle belediyelerin parklara koyduğu bu spor aletlerinin bazılarıyla yapılan hareketler bel-boyun, kalça, diz ve ayak bileğinde kalıcı hasarlara yol açabilir. Yanlış kullanımdan kaynaklanan bağ kopmaları, menisküs yırtılmaları, disk hernisi ve ağrı başta olmak üzere birçok hastalığa sebep olur. Bununla birlikte profesyonel destek olmadan aletlerden istenilen verimin alınması neredeyse imkânsızdır. Çoğu zaman aynı şikâyetleri çevrenizdeki insanlardan duyarsınız. “Kaç aydır gidip geliyorum ama hiç faydasını görmedim.” ,“O kadar zamandır gidiyorum ama bırak faydayı ağrımayan belim ağrımaya başladı” ya da “ o kadar zaman ayırdım ama göbeği hala eritemedim” gibi.
Burada belediyelerimize düşen sadece parklara aletleri koymak değildir. Özellikle konunun uzmanı fizyoterapistlerle ortaklaşa bir çalışma içerisine girerek aletlerin nasıl kullanılması gerektiği seminerler, el broşürleri ya da grup eğitimleri vb. gibi yollarla halka öğretmektir. Bireylerin bu alanlardan faydalanmadan önce gerekli sağlık kontrolünden geçmesi ve bireyin yapısına uygun çalışma programlarının hazırlanması artık bir zorunluluktur. Aletlerin yanlış kullanımından doğacak sağlık sorunlarının önüne geçmek için bölgeye kalıcı, uyarıcı ve yönlendirici bilgilendirme panolarının konulması gerekir.
Sağlıklı, mutlu ve ağrısız günler dileğimle…
YAZIYA YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.