Gazetecilik mesleğini çekirdekten yetişenler değil de, sıradan insanlar yapmaya başladı, hem de oturduğu masadan. Efendim bunların nedenlerini sizlerle paylaşacağım ve bilgilendireceğim. Teknoloji gazetecilik yapmaz, teknolojiden yaralanırsın ama teknolojiyi başkalarının emeğini çalmada kullanırsan bu yanlıştır.

       Gazetelerin genelde isimlerinin bir tarafında, “ halkın ve hakkın sesi”, “ halkın dili kulağı” ve “halkın gür sesi” gibi birçok yazılar görürsünüz. Bu yazıların dünde kaldığına inanıyorum, çünkü gazetecilik halkın sesi olmaktan çıkarak haklının değil haksızların daha çok kullandığı ses haline gelmiştir. Ya patronların amacına hizmet ediyorlar, ya da birilerinin amacına hizmet ediyorlar.

      Gazetelerin genel olarak patronlarına baktığınızda gazeteden anlayan çok az sayıda. Gazete ve televizyon artık elde silah ya da kalkan olarak kullanılmaya başlamıştır. Bunun içinde birçok parası olan patron ve siyasilerde gazete ve televizyon alma yarışına girmişlerdir. Gazete çalışanları da ekmeklerini buradan kazandıkları için patrona göre hareket etmek zorunda kalmaktadır. Bunu yapmazsa ertesi gün kendisini kapı önünde bulmaktadır. Baksana solcu yazarların bazıları sağcı, sağcı yazarların bazıları da solcu gibi hareket edip yazı yazmaya başladılar.

      Hal böyleyken bu sıkıntılar yerel basına da yansımıştır. Halkın sesi olmak yerine birilerin sesi olmak durumunda kalınmaktadır. Peki, attığımız başlıkların ne anlamı kalmıştır?

       Eskiden muhabirler ikindi veya öğleye kadar ne kadar haber buldularsa gelip haber yaparlar. Elle dizgi varsa elle dizilir, entertip dizgi varsa onunla dizilir ve haber gazeteye yazılırdı. Çok geçmedi on sene önce Basın yayın Müdürü olduğum dönemde kurumumuzun haberlerini çeker fotoğrafçıya gönderir kart yaptırır habere resmi ekler gazetelere dağıtırdık. Peki, şimdi nasıl oluyor, çekilen resimler masa başında haberi yapıyor resimle beraber internetten atıyor.

       Yapılan servisleri kimse incelemiyor, doru ve yanlış mı diye bakan yok. Yeter ki haber ve resim gelsin gerisi önemli değil. Doğrumu yanlış mı kimsenin umurunda değil, zaten onu araştıracak ne takatimiz var nede elemanımız var. Eskiden biz bir haber yapacağımız zaman basını çağırır bire bir görüntü aldırır onlarla paylaşırdık. Şimdi alınan bu haberleri kim yapıyor kurumlar yapıyor, peki kurum kendi eksik ve aksaklıklarını yazıp gönderir mi? Elbette her şey güllük gülistanlık olarak yazıp gönderecek. İşte habercilik bu noktada bitmiş kimse eksik ve yanlışları göremiyor, doğrularda ortaya çıkmıyor, muhabirliği de kurumların basın görevlileri yapıyor bizde masa başı haberler yapıyoruz.

        Birkaç gazetede sipariş haberleri dışında farklı haberlere rastlamak mümkün, çoğuna baktığınızda aynı haberler. Efendim ben bunu bizim ilimiz için değil genel yerel basın olarak yazıyorum. Afyonda onun üzerinde gazete var, şöyle inceledim aynen bizdeki gibi hepsinde aynı haberler.

        Buna birde teknolojik gazeteler moda oldu, adam ya bir devlet dairesinde memur ya da İstanbul’da, İzmir’de veya bir başka şehirde yaşıyor İnternetten Aksaray gazeteciliği yapıyor. Nasıl yapıyor teknolojinin nimetlerinden yararlanarak açıyor interneti hiç emek sarf etmeden kopyala yapıştır gazeteciliği yapılıyor. Sonra gazetecilikle ilgisi olmayan ve Aksaray da yaşamayan ve yılda bile olsa bir sefer gelmeyen insanları buluyorlar ve Aksaray konuları ile ilgili kulaktan duyma ve dedikodudan ibret duyumlarla Aksaray konuları ile ilgili yazılar yazıyorlar.

       Böyle bir gazetecilikten sağlıklı bir haber almak ve tatmin olmak ne kadar mümkün? Örnek verecek olursam, yayın yapan İnternet gazetelerinden birisini araştırdım inanırımsınız kim olduğuna üç günde ancak ulaşabildim. En sonunda doğruysa İstanbul’da yaşayan bir gencimiz olduğuna kanaat getirdim. Dolayısı ile benimde yazılarımı yayınlayan bazı internet gazetelerinden yazılarımı çektim. Sırtımızdan gazeteci olmayan insanlar pirim yapmasın diye.

       Şimdi yetkililerden soruyorum böyle bir internet üzerinden eline geçen kim olduğu bilinmeyen kişilerin gazetecilik yapmaları yasal mı? Yapılan hukuksuz haberler olursa nasıl kontrol edilip işlem yapılacak? Piyasada hiç görülmediği halde gerçek gazetecilerin emeğini çalanların önüne nasıl geçilecek? Anladığım kadarı ile gazetecilik her geçen gün masa başı gazeteciliğe doğru giderek onlara teslim olacak gibi. Kanuni boşluk bu insanlara yarıyor gibi geliyor. Kanuni bir düzenleme gerekli olduğuna inanıyorum.