. Önceleri yüzlerce masum Filistin’li halkı öldürdüğü gibi, hepsini açlığa mahkum etmek için elinden gelen gayreti ardına koymuyor. Masum binlerce Filistin’li insana giden yardım gemilerine hunharca saldırarak, savunmasız insanları katletti. Bunun adı ne ülke koruma, nede nefsi müdafaa. Bunun adı katliamdan başka bir şey değil. Kısacası devlet terörü.  Hatta yaralı insanları kelepçelemekten geri kalmadı. Bütün dünya güya ayağa kalktı. Amerika denen sömürge gücü ise yaptığı açıklama ile dostu İsrail’in yanında olduğunu bir kez daha sergiledi. Amerika’ya göre Çatışma ortamıymış yaşananlar. Bir yanda son derece modern silahları olan ordu, diğer yanda ise elinde meyve bıçağı, İngiliz anahtarı, kalemi, kamerası olan masum insanlar. İşgalci Amerika’nın çatışma anlayışı bu olsa gerek.  Çatışma ortamı desede Amerika’nın yaptığı savunma İsrail’i aklamaya yetmedi.  Daha önceden olduğu gibi İsrail katliamı yapıyor, Türkiye dışında diğer ülkeler sadece orantısız güç kelimesinden başka hiçbir şey yapmıyor. Bütün yaşanan acı olaylar sonunda Protesto… protesto… protesto….. sonuç olarak İsrail yine bildiğini okuyor. Yardım gemilerinde özellikle Türk gemilerine vurulması ve aynı gün PKK’nın Türk donanmasına saldırması hiç tesadüfi gelmiyor. Zaten buna tesadüf demek akılsızlık olur.  Neden derseniz, dikkatinizi çekti mi bilmiyorum ama! Eli kanlı terör örgütü PKK bu zamana kadar hiç deniz kuvvetlerine saldırıda bulunmamış. İki olay arasında ki ilişki, acaba Türkiye’ye bir mesaj verilmek mi isteniyor. Ne olursa olsun Türkiye Cumhuriyet’i devleti üzerinde oynan oyunları daha önceleri bertaraf ettiği gibi yine bertaraf edecektir.