Abdullah Güdendede

Abdullah Güdendede

Su

Su

               Yaşamımızın en vazgeçilmez kaynağı, yeni doğan bir bebeğin saflığıyla dünyaya gözlerini açar. Ellerden ve gözlerden uzakta doğar ve bekler varacağı yeri bıkmadan usanmadan. Dağları, taşları ve bütün engelleri bir bir aşarak kavuşmak için bir âşık gibi sevdalısına. Sesi inletir gökyüzünü bir musiki gibi hoş seda bırakıp kulaklara…

               Su, doğanın asi çocuğu kuralları hiçe sayan kanunların istisnası… Kendine has yapısıyla tanıdığımız, tanımaya çalıştığımız ve tanıdığımızı sandığımız. Şahsına münhasır bir yapıyla hep dünyamızda ayrı bir yeri olan, hayatımızın vazgeçilmezleri arasında hatta en başta yer alan. Su, bizi serinleten gönlümüzü rahatlatan, donunca ayrı ayrı güzelliklere kapı aralayan… İçine girince ayrı içince ayrı neşe kaynağı olan… Varlığında farkına varamadığımız yokluğunda ise birkaç saat dayanamadığımız. Su, gökyüzünün gözyaşları olarak inince bazen hüzün ve bazen buruk bir sevinç katan… Bedenimize her değişinde şefkatini hissettiğimiz, özlemle beklediğimiz, kavuşunca sırılsıklam olduğumuz. Sahilde yürürken denizin koynundan kopup sarılmak için bize koşan… Bembeyaz bir örtü olup dünyamıza saflığın simgesi bir gelinlik giydiren, zor geçen zamanların ardından yanı başında durup öylece onu seyre dalıp huzur bulduğumuz…

               Dünyayı çepe çevre saran, nazlanınca ulaşılamayan, sevinince ele avuca sığmayan… Kimine gönül kapısını ardına kadar açan kimine ise ulaşılmaz olan, saklanan. Karaları sarıp sarmalayan bazen aşılmaz yollar açan bazen imkânsızları imkâna çeviren, dinginliğiyle verdiği huzuru, sinirlenince fırtınalar kopararak alan. Kendisine değer verildiğini anlayınca uysal bir kedi gibi sakinleşen… Hoyratça kullanıldığını anladığında huysuzlaşan... Vatanımızın ve medeniyetimizin vazgeçilmezi, tarihimizin yüz akı, ecdadımızın gurur kaynağı, neslimizin varlık sebebi övünç kaynağımız, medeniyetimizin bir diğer adı su… İhtiyaç duyduğumuz her şeyin içinde bize kavuşmak için farklı şekillerde gelen. Ayrı tatlara bürünen ve bin bir şekli olan müstesna varlık… Bıkmadan usanmadan özlemle aradığımız… Su, edebiyatımıza giren, medeniyetimize adını veren, dünyamızı, vatanımızı ve bedenimizi saran, vazgeçilemeyen sevgili, nazlı yârimiz…

 

Sağlıklı, mutlu ve ağrısız günler dileğimle…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
2 Yorum
Abdullah Güdendede Arşivi