Malum olduğu üzere milletvekillerinin, meclisin ana görevi yasamadır. Yani Kanun hazırlamak güncelliğini yitiren kanunların tamamını veya bir kısmını değiştirmek veya  tamamen yürürlükten kaldırmaktır. Meclis, bunun dışında savaşa, barışa karar vermek, uluslar arası anlaşmaları onaylamak gibi daha bir çok görevi vardır. Milletvekilleri bu görevlerin dışında bölgesiyle ilgili tüm işlemler, vatandaşın hastası, işsizine iş bulmak, tayın isteyene tayin yaptırmak, terfi isteyene torpil olmak gibi sayısız gayri resmi seçmene yönelik görev ve hizmetleri de bulunmaktadır.

Kamu hizmetlerinden etkin bir şekilde istifa etmenin en  önemli dayanağı  bölge politikacıları- nın  kabine üyesi yada mecliste etkili bir görevde olması ile yakından ilgilidir. Politikacı etkili olduğu zaman, kamu hizmetleri kısa zamanda sağlanmaktadır. Örneğin Meclis başkanı ve kabinede bakanı bulunan Yozgat iline gelen kamu hizmetlerinde olduğu gibi. Geçmişte hemşerimiz rahmetli Mehmet Altınsoy’un  ve Anap Genel Sekreteri Raşit Daldal’ın  varlığı, 1989 yılında  Aksaray’ın vilayetlik hakkını kazanmasına vesile  olmuştur. Özal Mehmet Altınsoy’a çok değer vermekte ve abi diye hitabetmekte idi.  Altınsoy Anap içinde oldukça etkili bir politikacı idi. Parti kurucusu olmasına rağmen, seçimde  Milli Güvenlik  Kurulundan veto  yediği için  milletvekili olamadı. Milletvekili olsa, muhtemelen önemli bir bakanlık görevine getirilecekti. Bu seçimden sonra Ankara Büyük Şehir Belediye Başkanlığı görevine getirilmesi de bu görüşümüzü teyit etmektedir. Altınsoy Belediye Başkanı iken de Aksaray’a çok faydası olmuştur.  Araç gereç yardımı yanında, Aksaray’ın işlerini takip etme hususunda da yardımcı olmuştur. Bu vesile ile Mehmet Altınsoy ve Raşit Daldal hemşerilerimizi rahmet ve minnetle yad ediyorum. Aksaray’ın, vilayetlik hakkı elinden alındığı 1933 yılı ile 1989 yılları arasındaki kaybettiği zamanı telafi etmek zorunluluğu bulunmaktadır. Bu nedenle, bu dönem gerek iktidar partisinden gerekse muhalefet partisinden seçilecek milletvekilleri Aksaray’ın çıtasını kaldıracak durumda etkili konumda olmanın yanında vatandaşla iyi diyalog halinde olacak, bölgeyi ve bölgenin sorunlarını bilen ve bunları çözmeye kendini adayacak  kıymetler  olması gerekir.

Milletvekili seçerken kişinin niteliğin, devleti ne kadar bildiğine, Ankara da özellikle kabine ve devletin üst yönetimiyle teşriki mesaisi ne, şahsi çevresine, bu güne kadar yaptığı görevler dikkate alınarak; iş yapma kabiliyetine, dış dünya yı tanımasına, Aksaray kadar ülkenin sorunları üzerinde  bilgi sahibi olmasına, ülkenin taraf olduğu uluslar arası anlaşmalar ve ilişkiler konusunda deneyimine ve hizmet aşkına iyi bakarak ona göre aday adayları arasından seçim yapılması gerekir. Bunlar yapılmazsa; yani bu özellikleri olmayan adaylardan seçilen milletvekillerinin bir iş yapma gücü olamaz. Seçilen milletvekilleri Ankara da çevre edinince ya kadar 5 yıl gelir geçer. Aksaray’ın yine bir 5 yılı daha zayi olmuş olur. Aksaray insanı yine mağdur olur. Devletin üst kademesine bürokrat atayamaz, devlet hizmetlerinden hak ettiği şekilde faydalanamaz.

Aksaray Devletten aldığı hizmetten daha fazla vergi ödeyerek üzerine düşen görevi fazlasıyla yerine getirmektedir.  Aksaray’ın vilayetliği elinden alınması nedeniyle 56 yıllık bir kaybı vardır. Bu nedenle, ödediği vergiden daha fazla hizmet isteme ve alma hakkı vardır. Aksaray’ın vilayetliği elinden alınmamış olsa; konumu itibariyle bu gün iç Anadolu bölgesinin Ankara, Konya, Kayseri’den sonraki 4 cü büyük ili olması bile mümkündü. Bize kaybolan yıllarımızı telafi ettirecek; bilgi, deneyim ve donanıma sahip, dinamik dürüst, çalışkan, kariyer sahibi, meclisin her faaliyetinde kendini gösterecek, ideal  sahibi milletvekilleri lazım. İnşallah bu seçimde seçmen,  elini vicdanına koyarak, hizmet edecek kişileri tercih ederek,  yüksek vasıflı 3 hemşerimizi meclise göndererek ilimizin yüzünü güldürür diye temenni ediyorum.

                                                                            Ramazan MUTLU   Emk. Teftiş kurul Bşk