Bunları iyi tarafı dilencilik yapmadan rızıklarını kazanmaları, yanlış olanlarıise bir kısmı eldivensiz elleri ile bu çöpleri karıştırmaları. Bir başka yanlışise, sabah ve akşamüstü Apt. ve evlerden yol boylarına dökülen çöpleri her gelen bir karıştırıp çevreye saçmaları. Birde bugün kısada olsa bulvarlara dikilen çiçekli ve çiçeksiz orta refüjlerden bahsedeceğim.

Çok eski yıllarda Aksaray’dan İstanbul’a çalışmaya giden bazı hemşerilerimize sorardık ne iş yapıyorsunuz diye, onlarda “kâğıt topluyoruz” derlerdi. İşin adıkâğıt ama toplanan birçok atıklarmış, bunun içinde kâğıt, plastik şişeler, naylonlar, metal parçaları gibi birçok atıklar toplanıyormuş.

Bunu nasıl öğrendiğime gelince birkaç yıldır ilimizde toplanan çöp atıklarınıtoplayanlar ile balkonumun mesafesi 20 m2. Öncelikle söyleyim bunu yapanlarıkınamıyorum ve çok zor bir işi yaparak para kazanmaya çalıştıklarını biliyorum herkesin yapamayacağı bir işi yapıyorlar.

Burada benim asıl uyarım bunu yapan kardeşlerimize ve yetkililere olacak, nasıl bir tehlike ile karşı karşıyalar anlatayım. Sabah ve Akşam atılan çöpler şimdi sadece akşam saatin de atılıyor, atılan çöpler belirlenen yerlere atılıyor konteynırlar kaldırıldı. Konteynırlar koku yapıyor diye kaldırıldığınıbiliyorum. Atılan çöplerde mutlaka poşetlerde atılmalı bildirisi dağıtıldı.

Eskiden sabah namazı çıkışı çöpleri karıştıranlar şimdi akşamüstü çöp karıştırıyorlar. Çöpler poşet içinde alınması için yol kenarına konuyor ama bu çöpleri bir saat içinde balkondan görüyorum en az on kişi ayrı ayrıkarıştırıyor. Kimisi bu poşetleri yırtıp içindekini saçalıyor, kimisi eldivensiz içini eli ile karıştırıyor.

Poşetler poşetlikten çıkıyor çevre oluyor bir çöp dağıntısı, içinden çıkan bazı uçucu maddeler rüzgârda çevreye uçuyor. Çöplerin poşetlere konmasının bir anlamı kalmıyor, kimisinden yemek atıkları kimisinden farklıakıntılar çevreye yayılıyor ve koku başlıyor.

Akşam çöp arabası geliyor, çalışan arkadaşlar ister istemez elleri ile bu dağılmışçöpleri topluyor, diğer kalanları da süpürge ile süpürüyorlar. Peki, çevreye akan yağ ve yemek atıkları ne oluyor güneşte kokuyor, çöp alan görevliler birde bunu yıkayacak değiller ki, ayrıca çevreye uçuşan kâğıt ve poşet parçaları da işin cabası. Hele konteynır varsa ellerindeki kancalarla içinde ne var ne yok dışarı çıkarıp çevreye döküyorlar sanki konteynır ha var ha yok.

Ben burada şunu söylemek istiyorum, bunlara bir önlem alınmalı veya ikaz edilmeli.İkincisi çıplak elleri ile ellerini çöpe sokan bu insanların her an hastalık ve mikrop kapma ile karşı karşıyalar. Sokakta ellerinde dehliz arabalarla yâda at arabası ile dolaşan bu insanların çoğu daha çocuk. Kirden, pastan ve mikroptan gözleri görünmüyor, ben bu çocuklara inanın çok acıyorum her an bir hastalık kaparlar diye en ufak bir tedbir almıyorlar, nereye gelirse ellerini sokuyorlar, bunlara tedbir alınmalı.

Diğer bir konu ise son iki yıldır ilimizde gözle görülür bir çiçeklendirme yapılması hepimizin hoşuna gitmeye başladı. Ben seyahati sevmem nedeni ile il dışına çok çıkarım başka illerde gördüğüm çiçek manzaralarını gördükçe sevinirdim. Neden bizim ilimizde bu güzellikler yok diye de üzülürdüm. Bu sene biraz daha fazlalaşan çiçekler insanların gözüne hoş görünmeye başladı. Hatta çok insanın ağzından duyuyorum bu güzellikleri takdir ediyorlar.

Şehrin muhtelif yerlerine ve 30 m2 yolun orta refüjlerinin yol boyuna bölüm bölüm ekilen çiçekler, neden Atatürk bulvarının eski itfaiyeden makas bölgesine ekilmiyor burası yoksa cezalı mı? Arkadaşlar koca koca orta refüjler var rahat çiçekleyebileceğiniz bir yer lütfen buraları görün. Diğer bir husus ise ekilen güllerin rengi tamamen kırmızı, nerde ise baka baka kırmızıya alerji duymaya başladım. Bunun içine farklı renkler mi bulamadınız, harmanlasa idiniz daha güzel olmaz mı idi. Yapılan güzelliğin sadece bu eksikliğini de hatırlatayım.