Bu yazılar, hoş geldin ya şehri Ramazan, Ramazan ayı Kur’an ayı, 11 ayın sultanı, bin aydan hayırlı gibi yazılar yazarız. Gidişine de üzülür, güle güle ey şehri Ramazan diye yazarız. Bu Yazılar Ramazan ayı için saygı ve sevinç yazılarıdır, dolayısı ile Müslüman’ın ibadet ayıdır. Peki, o zaman bu ayı böyle bir yaz gününde gönül hoşnutluğu içinde uğurlayabiliyormuyuz?

       Siz bilmem ama benim gördüğüm manzara hiçte hoş değil. Hele birde öyle bir adet oldu ki, başkasının ibadetinden size ne kim ne yaparsa yapsın karışmayınız. Aslında bu bana göre Müslümanlar üzerinde bir baskı oluşturmak ve sindirmek için söylenen sözdür.

       Sorulduğunda dinim İslam, kitabım Kur’an diyeceksin, Kur’nın emirlerini yerine mazeretsiz olarak getirmeyen insana ayıp değil mi diye ikaz edeni suçlayacaksınız. Ben buna kesinlikle karşıyım, yakın çevrene tanıdığına, akrabalarına vesaire alenen oruç yediğinde ikaz edersen ayıplanacaksın. Böyle diye diye alenen oruç yemeyi teşvik ettik ve oruç tutanı ayıplayacak duruma geldik.

      Kur’an ayı diyeceksin, benim kitabım Kur’an diye sahip çıkacaksın ve sonrada sokakta alenen oruç yiyerek ona saygısızlık edeceksin. Bunun neresinde saygı ve hürmet var, efendim Allahtan saklamadığımı kulundan mı saklayacakmış. Kulundan ve kitabından utanmayan ve saygı duymayan insan Allaha karşı hiç saygısı olmaz.  İnsanların mazereti olabilir, rahatsızlığı da olabilir, ama kabahatte gizli ibadette gizli diye bir şey var. Sen alenen hükümet meydanındaki dışarıya kurulmuş masalara oturup karnını doyuracaksın, birde gerile gerile sigaranı tüttüreceksin sonrada bu Kur’an benim kitabim diyeceksin. Geçin siz orasını, bunu kimin külahına anlatıyorsunuz. Adam sigarasını tüttürüyor utanmayı kaldırmış nerede ise ağzınıza üfleyecek, yok arkadaşlar böyle bir şey.

       Geçen yarı Türkçesi ile konuştuğum ilimizde oturan ve beğenmediğimiz o Somalili Müslüman kardeşlerimizden birisi bana diyor ki; “ ben yavaş yavaş Türkçeyi öğrenmeye çalışıyorum, buraya gelirken tercih sebebim Müslüman ülke oluşu idi. Ama bu ramazanda gördüm ki yanılmışım bu kadar alenen oruç yendiğini burada gördüm” diyor.

        Eeee nede olsa Müslüman ülkeyiz, dinimizi en güzel yaşayan bir milletiz. Ramazan boyu şöyle bir baktım kim ne derse desin oruçlu sayısı %50’nin altına düşmüş. Düşmeye düşmüşte Müslüman müslümana saygı duymaz hale gelmiş. Çoğu zaman yurt dışından gelen işçilerimizden duyardık, “fabrikada gayri Müslimler yanımızda siz oruçlusunuz diye bir şeyler yemezler” derlerdi. Bizler gayri Müslimler kadarda mı saygısızız.

      Demek ki Kur’an ayını gülerek uğurlayamamışız, aksine onu ağlatmışız. Oruç tutmak aileden gelen bir terbiye ve inançtır. Lisede okuyan oğlum Ortaokuldan bu yana orucunu tutar. Büyük oğlum çalıştığı halde bugüne kadar orucunu hiç aksatmadı. Bunu niçin yazdım örnek olması için, tanıdığım birçok arkadaş ve aileler var çocukları orucunu tutar. Bir evladımıza niçin oruç tutmadığı ile ilgili tepkimizi ortaya koyamıyorsak halimiz çok kötü olmuş demektir.

       İl Müftümüz çok güzel bir açıklama yaptılar, “u ayda orucunu tutanlar kahramandırlar” diye. Aynen katılıyorum bu cümleye. Ramazanın ilk günü ikindi üzeri eve geliyorum, eve gelirken eskiden yol üzerindeki eşi dostu ziyaret ederdim. Bu sefer Yakup Çayın işyeri önünde bir kalabalık oturuyor, yakubun boynu iyice sünmüş, rengi solmuş eliyle bana gel işareti yaptı, zavallının konuşmaya takati yok. Benim sanki varmış gibi bende elimin tersi ile gelemem sana laf verecek takatim mi var dedim yürüdüm. Apartmanın kapısına geldim Veteriner Önder Yıldız inanın o uzun boyu ile iyice sünmüş iki seksen bir doksan yatıyor sessizce yanından geçtim.

        İkindi üzeri gazeteye uğradım Naci abi ayakta uyuyor, Ali südemenin rengi kaçmış ama kimseye bir şey demeden çalışıyor. Bizim Ayhan’a oruç hiç dokunmamış. Aynı şekilde Yakubun orada oturan Latif Ağar, Yılmaz Eroğlu ve Şeref Karabacak sanki piknikten gelmiş gibi hararetten helke ile önlerine konmuş suya ellerini sokup duruyorlardı.

       Demek ki, istenirse tutuluyormuş, alenen yiyerek Ramazanı boynu bükük gönderenleri de kınıyorum. Ramazan ayını güler yüzle gönderemediğimize inanıyorum. Tutan insanlarda Müftü beyin dediği gibi kahraman insanlar diyorum. Hepinize şimdiden hayırlı bayramlar diliyorum.