Toplantıya katlım bir hayli fazla idi, salon almadı geceye gelenlerin çoğu dışarıda kaldı. Geceye katılanlar sessiz ve sakin bir şekilde programı izlediler, belki bu sessizlik Genel Başkanlarının ölüm yılı dolayısı ile bir hüzündü.

       İsterseniz ben önce gece ile ilgili gözlemlerimi yazıp sonrada düşüncelerime yer vermek istiyorum. Anma gecesini gür sesli ve düzgün Türkçesi ile sunan hanım kızımızın şiiri ile başladı. Daha sonra merhumun ruhu için güzel sesi ile bir hoca efendi kuranı kerim okudu. Daha sonra Merhum Türkeş’in hayatından kesitler,  cenaze namazı ve merasimden görüntüler uzun uzun slayt gösterisi ile izleyenlere görüntülendi. Burada gördüğüm bir eksikliği daha sonra yazacağım.

      Merhumun milliyetçilik ve Türklük üzerine söylediği sözlerin çoğunluğu kendi ağzından ve bazıları sunum ile izleyenlere iletildi. Dikkatimi çeken bir cümle ise merhumun ağzından duydum, “ bizim milliyetçilik anlayışımız ırkçılığı ret eden bir milliyetçilik” cümlesi idi. O halde milliyetçilik anlayışını mümkün mertebe bu cümlelere dikkat ederek yapmak daha doğrudur diye düşünüyorum.

       Cenaze merasimi ile ilgili slâyt gösterisinde yurdun dört bir tarafından cenazeye gelen insanların abdest almak için karlar üzerinde abdest alması da çok anlamlı görüntülerdi. Orada yaşanan muhafazakâr ve maneviyat yaşamını son dönemlerde tam olarak göremediğimi söylemek isterim. Acaba rahmetlinin vefatı ile biraz muhafazakârlığın dışına mı çıkıldı diye düşündüm. Benim öğrenciliğimde ocaklarda her hafta sonu seminerler olurdu, bazı arkadaşlar bizi de götürürlerdi, başlarken mutlaka kuranı kerim tilaveti yapılırdı. Kimse kusura bakmasın rahmetlinin konuşmaları ve o günkü söylemlerini dinleyince 1980 öncesini hatırladım.

       Anma gecesinde okunan kuran bizleri eskilere götürdü. Dini söylemleri Ak Partiye kaptıran MHP artık sürekli Kemalizm söylemlerini öne çıkarıyor ve sanki MHP kemalizme doğru kaymış imajı veriyor.

     Sayın il Başkanı Rıfkı Bey duygu dolu konuşması içinde önce yaşadığımız dönemi ve iktidarı eleştirerek konuşmaya başladı. Daha sonra merhum Türkeş’in geçmiş sözlerini katılımcılarla paylaştı. Burada bir cümle dikkatimi çekmiştir, “ İslamiyeti ele alıp Türklüğü ikinci plana almak ihanettir” sözüne hiç katılmıyorum. Bunu birbirinden ayırmak lazımdır, inançsız bir insan boş insandır. Ülkesiz ve vatansız kalmış insanda boşta kalmış bir vatansızdır. Vatansız ve ülkesiz yaşanmayacağını herkes bilmeli. Bu cennet vatanın kıymetini bilmeyip ihanet etmeye çalışanda zaten haindir.

      Burada şöyle bir yanlış anlaşılma olacağı için bu söyleme gerek olmadığı kanaatindeyim. Bu söz her zaman istismara açık bir sözdür. Türklüğü İslam’ın yerine koyuyorlar diye yorumlanabilir. Ben konuyu anladım ama herkes anlamaz, bu iktidara karşı söylenen bir söz ama bence yeri ve zamanı olmayan bir sözdür. Bundan dolayı bu cümlenin yeri olmadığına inanıyorum Sayın Karabatak.

     Daha sonra Merhum Türkeş’in hayatı ile ilgili bir tiyatro oyunu sahneye kondu. “ Ali Aslan” isimli oyun katılımcılar tarafından ilgiyle izlenerek duygulu anların yaşanmasına neden oldu.

       Salonda göremediğim bazı isimler vardı, ben burada onların isimlerini saymak istemiyorum. Ancak MHP ismi ile toplumun önüne çıkıp bir yerlere geldi iseniz merhum liderinizin anma gecesine de gelmeniz gerekirdi. Burada kişiler yok merhum lideriniz anılıyor, ben yoksam gerisi tufan düşüncesi ile hareket ediyorsanız bence yanlış yapıyorsunuz. İdeolojik bir düşüncenin insanları sıradan bir partinin insanları gibi düşünmezler. Şöyle geçmişe bir bakın ideolojik olmayan hangi partinin lideri ölüm yılında anılıp ruhuna Fatiha okunuyor. Sizi oyları ve partisi ile bir yere getiren camiayı isimler üzerinde durarak terk edip orada olmamanızı çok yadırgadım. Ayhan Erel beyi de tebrik ediyorum sözünün eri.

       Slâyt gösterisi çok geriye çekilmiş, kenardakilerin hiçbiri izleyemedi. Öne alınıp daha sonra tekrar sahne düzeltilebilirdi, bende izleyemediğim için çıkış merdiveninin başına oturarak izleyebildim. Tabi bu tür programları kamuoyuna bizler duyurup paylaşıyoruz, bizim programı daha rahat izlememiz lazım ki kamuoyuna duyurabilelim. İkinci sırada bir koltuk bulup oturduk, tanıdığım bir partili tarafından bu koltuğun adamı var diye kaldırıldım, salondan çıkıp gidecektim Rıfkı Beyin hatırına kaldım ve bir sandalye bulup kenara oturdum. Bir daha bu tür organizelere katılmayıp yazmazsam Sayın İl Başkanım Karabatak sakın kırılmasın. Ama her şeye rağmen güzel bir anma gecesi oldu.