Trafikte curcuna
Ne olacak bu şehrin hali diyenlerin haddi hesabı yok. Bende bana bunu yazmamı söyleyenlere Allah aşkına birde yetkililere sorun ve söyleyin. En rahatı gazeteciye şu konuyu bir dile getir demek zannedersem. Ben bu konuyu defalarca yazdım ve hatta son çıkan kitabıma da koydum. Aksaray da yaşayıpta trafikten şikâyet edenler elbette haklılar.
Yetkililer suçluda direksiyon başındakiler suçlu değiller mi? Bizler ne kadar trafik kurallarına dikkat ediyoruz yâda ne kadar yasaklara uyuyoruz? İki adımlık yerlere bile araçla gitmeyi seven toplumuz, hatta bundan dolayı da işyerimizin önüne başka araç park etmesin diye kendi aracımızı park ediyoruz.
İki senedir uzmanlar tarafından hazırlandığını duyduğumuz ve ne hikmetse bir türlü hayata geçirilemeyen şu yeni trafik çalışması hala bitmedi mi? Bundan sonra bitse de zor uygulanır diye düşünüyorum, çünkü seçim geliyor. Sayın Başkanımın artık hoşgörü anlayışı her geçen gün biraz daha fazlalaştığı için bu yazıma alınmazdır. Uygulayın şu projeyi de Aksaray rahat etsin, bir kısım insan rahatsız olsa da Aksaray size dua eder bunu unutmayın.
Şimdi gelelim trafik çalışmalarının yanlışlığına, şehir içi trafiği inanın tamamen başıboşluk içinde. Şu eski Milli eğitim Müdürlüğü sağını solunu kimse görmez mi? Kurşunlu cami arkasını gören olmaz mı? Eski terminalden ters yoldan çıkan araçları kimse görmez mi? Yine eski terminalden migrosa dönen sağdan dönüş olmadığı halde buradan iş merkezine dönenleri gören olmaz mı? Kurşunlu caminin altından gelen savsan sokaktan eski sanayi caddesine dönmesi gerekirken Kale altı caddesine dönenleri gören olmaz mı? Hizmet içine giden yol tek yön olduğu halde buraya yüzlerce yabancının geldiği bir yüz akı olan okulun etrafını gören olmaz mı?
Hangi birisini sayayım, emniyet görevlilerimizin işi sadece valiliğin civarını beklemek mi? Aklıma gelmişken yazayım, cumhuriyet bulvarı ve Atatürk bulvarlarında radar kontrolleri yapılıyor anladık. Buralarda bir veya iki hız levhası var, radar kontrollerinin yapıldığına dair hiçbir uyarı olmadan sürekli ceza işlemi yapılmasına tamam diyelim. Ama kardeşim Ereğli kapı Mahallesindeki Acem sokakta radarlı hız kontrollerinin yapıldığını ilk defa gördüm. Yoldan gidiyorum gelen araç durduruluyor baktım radara yakalanma durdurması imiş.
Be kardeşim mahalle arası olan bu yerde ne hız işaret levhası var, nede radar uyarı işareti var. Gelene yaz 154 TL. Sonra anladım ki, belli bir miktar günlük ceza uygulaması yapılması gerekliymiş. Anladık devletimize trafik ceza katkısı olsun ama bu kadar da uyarısız levhasız yerde ceza yazmanında anlamı yok, her ceza yiyen bu soruyu soruyordu. Bende bir süre bir kenara aracımı çekip seyrettim, gelen her dört araçtan ikisi ceza yedi.
Bunu niçin yazdım anlatayım, sakin ve herhangi bir trafik sıkışıklığı da olmayan yerde işin kolayına kaçarak uyarısız bir şekilde ceza yazılacağına. Yukarda anlattığım yerler kontrol dilip ceza yazılsa burada yazılan cezanın iki misli ceza yazarsınız. Hem de buradaki trafiği rahatlatıp insanların aynı hataları yapmalarını önlemiş olursunuz. Kurşunlu caminin altından kale altı caddesine geçen araçları kamera yâda sivil olarak takip edin bakalım günde ne kadar ceza keseceksiniz. Tabi resmi polisi görünce elbette geçmezler. Aynı şekilde dönüş ve geçiş işareti olmayan ve çok sakat bir şekilde sağdan migros bölgesine günde ne kadar araç geçiyor bir bakın bakalım.
Atatürk Bulvarı ve Cumhuriyet Bulvarı üzerine park eden kamyon ve tırlar neden görülmez anlamam. Geçen Perşembe balkonda oturuyorum eski itfaiye civarında Atatürk Bulvarı üzerine her hafta evine dinlenmeye gelen şoför arkadaş ana yol üzerine tır kamyonu park edip gidiyor telefon ettim ekip geldi hiç müdahale etmeden bakıp gitti. Artık şehir merkezinden büyük tonajlı araçlar geçmemeli. Kamyon garacı gibi merkeze yakın yerler hep kamyonlarla dolu bunu gösterebilirim, buna bir çözüm üretilerek güvenli yerlere garaj temin edilmeli.
Bunları yazıyorum umarım herhangi bir yerde bana rast gelen trafik polisi arkadaşlar hınçlarını aracında neden film var diye ceza uygulamazlar. İşin esprisi bir yana, yarın dört gün sonra gurbetçilerin de geleceğini düşünürsek bu şehir yaşanmaz olur. Sürücülerde emniyet mensuplarına yardımcı olmalı, Belediyemizde iki yıldır yaptığı çalışmayı artık hayata geçirmeli. Yoksa her geçen gün artan araç sayısı nedeni ile vatandaş park edecek yer arıyor, radikal kararlar alınmalı. Kaldırımları da bundan sonra zaten yazmayacağım bir çözüm bulunamadığına öre yazmanın bir anlamı yok.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.