Erdoğan Kaya

Erdoğan Kaya

Suda çırpınan kuş misali

Suda çırpınan kuş misali

        Çünkü ilimizin PKK gibi bir derdi de yok, sıkıntısı da yok. Gelmelerinin tek yararı ilimizin Türkiye’ye için örnek yaşayışını görmeleri yararlı olabilir. Onlara belki de ilimizdeki bulunan Kürt kökenli vatandaşlarımızın olması farklı anlatılmış olabilir. Ama ilimizin bir mozaik ve birlikte güzel yaşam çizgisini görüp güzel bir neticeye varırlar.

       Benim gelinim de Kürt kökenli ve bu yazıyı kaleme almadan az önce onlarla bir düğününde idim. Her şeyimiz ve adetlerimiz aynı ve aynı şeyleri paylaşıyoruz. Saygı ve hürmet ise inanın bizden fazla, bazen bana gösterilen saygı ve hürmetten inanın rahatsız oluyorum. Nedeni ise bizde bu kadar saygı ve hürmeti göremiyorum. Birbirimiz ile et ve kemik olmuşuz, hangimizi birbirimizden ayıracağız?

       Akil insanların ilimize gelişi ile ilgili bir provakanın düşünüldüğünü duymak gerçekten üzücü. Sakın ola bu tür bir girişime girilmemeli, gençlerimizi bu işe bulaştırmayalım. Gelen misafirler gelsin bizim yaşam biçimlerimizi dinleyip gitsinler. Bizde misafirperverliğimizi en iyi şekilde gösterelim.

     Geçtiğimiz günlerde Milletvekilimiz Ali Rıza Alaboyun ve Ak Parti İl Başkanı Fatih Yıldırıcı ile beraber Şehit Aileleri Derneği ziyaretinde bazı şehit ailelerinin de bulunduğu bir ortamda herkes şunu söylüyordu; “ Biz ağlayıp yandık başka anne ve babalar ağlamasın. Bu sürece sonuna kadar desteğiz, partiye değil sürece desteğiz, Sayın Başbakanın da bunu bitireceğine inanıyoruz” dediler.

       Ciğerleri yanan insanlar bunu isterken ciğeri yanmamış insanlara ne oluyor da kan akmasını istercesine sürece karşı çıkıyorlar? Güneydoğu Anadolu da askerliğini yapıp gelen oğlumun askerliği esnasında yaşadıklarımı bir ben bilirim birde Allah bilir. Her gün arayıp sordum, görüşemediğimde endişe içinde yaşadım. Birde çocukları şehit olmuş insanları düşünün.

        Yasaklar ilgi ve alakayı artırarak daha fazla taraf bulur. Şivan denen bir sanatçının ve Ahmet Kaya’nın şarkılarının yasak olduğu döneme bir bakın, herkes onların kasetlerini ararken bugün serbest olunca kimse onlarla ilgilenmiyor, ilgi de duymuyor. Kürtçe ders serbest olsa inanıyorum ki, Güneydoğuda çok nadir kişi bu dil için çocuğunu okula gönderir. Çünkü Kürtçe sadece onlar için ana dili yaşatmak için var. Başka yerlerde çocuklarını okuttuklarında bunun işe yaramadığını görecekler ve kimse Kürtçe dil eğitimine ilgi göstermeyecek.

       Bildiğim çok Kürt kökenli arkadaşlarım var inanın Kürtçeyi bilmiyorlar. İki ayrı taraf olup yasak getirdiğinde Kürtçeyi de bilmeyeni kamplaştırmış oluyoruz. Terör başı Öcalan bile Kürtçe bilmiyor, yazdığı mektupları Türkçe yazıyor ve bunu BDP’li 20 milletvekili bile Kürtçeye çeviremedi. Diyarbakır da okuduklarını oraya gelenlerde alamadığını söylüyor. Anladıkları ise sadece Türkçe okunan metindi. Hepiniz izliyorsunuz burada yaşayan insanların nerede ise tamamı kardeşçe yaşamak istiyor.

      Sayın Cumhurbaşkanımızın Muş ve Bingöl gezisini hep birlikte izledik. Babası yaşındaki sakallı amca devlet adamının elini öpmeye çalışıyor. Düşünün bir kere elini uzatan devleti insanlar kucaklıyor. Neden bundan rahatsız olunsun ki, herkesin elinde Türk bayrağı vardı.

      Bayraksız ve devletsiz yaşamanın olmayacağını onlarda biliyor. Cumartesi günü bir dizi ziyaretlerde bulunan Milletvekili Sayın Ruhi Açıkgöz, Belediye Başkanı Nevzat Palta ve Ak Parti İl Başkanı Muhammed Fatih Yıldırıcı K 68 Televizyonunu da ziyaret ettiler. Bende orada idim, konu tamamen terör olayı idi. Hepsinin konuşmasında terörün bitmesi ve sürecin iyi işlediği konusunda idi.

      Bir gün önce bu konuların görüşüldüğü Ankara toplantısından bazı izlenimlerini anlattılar. Başbakanın bu işe başını koyduğunu ve sürecin iyi sonuçlanması ile Türkiye’nin şaha kalkacağını söylediler. Hatta Türkiye ve Bayrak konusunda çok hassas olduklarını ve bunun malzeme olarak kullanıldığını söylediler. Bende bu konuya inanıyorum, bayrağın ve ülkemizin isminin değiştirmesine kimsenin gücü yetmez ve buna teşebbüste görmüyorum.

       Ülkenin her yerine yerleşmiş Kürt vatandaşlarımız, kimisi iş sahibi olmuş, kimisi işe girmiş ve kimisi memur olmuş. Bu insanlar ülkeyi bölüp mağarada yaşamayamı gitsin, bunlar mümkün mü?

      Akil insanlar içinde her görüşten insanlar var, onlar devlet memuru da değil. Ellerini taşın altına koymak için görev üstlenmişler. Gazeteci Ahmet Taşgetiren Beyi yakinen tanıyorum. Hatta ilimize gelişlerinde kendisi ile bir Radyo programı da yapmıştım. Vatanını ve milletini seven bir insan, bu insanlara karşı bir gösteri ve direniş çok yanlış olur. Sakın ha buna teşebbüs edilmesin, bayrak inmez ezan susmaz boşuna olay çıkmasın. Suya düşmüş kuş misali boş yere çırpınmanın kimseye faydası yok.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Erdoğan Kaya Arşivi