Cumhuriyet kimsenin babasının malı değildir, kimsede kimseye cumhuriyetçi karşıtı deme hakkına sahip değildir. Kimin cumhuriyetçi kimin cumhuriyet karşıtı olduğuna kimse karar veremez.

       Dün cumhuriyet yerine kominizim rejimini savunanlar ve hatta Atatürk’ü eleştirip Maoyu, Lenini ve komünist liderleri saunanlar. Dün komünist liderlerin resimlerini asanlar Atatürk’ün resmini hiç asmazken ne oldu da birden herkes Atatürkçü ve Cumhuriyetçi oluverdi? Komünist duvarların yıkılıp dünyada kominizim çökünce yaslanacak duvar bulamayanlar Kemalizm duvarına yaslanmakta çareyi buldular. İnsanları nasıl biliyorsunuz da Cumhuriyet düşmanı ilan ediyorsunuz?

       Bu bayramlara sizler gelmezken ben okul bandosunda görev yapardım rahmetli anam tribünlere başörtüsü ve şalvarı ile gelip bizi izle Cumhuriyet törenlerini seyrederdi. Peki, sizler o zaman nerede idiniz Mao ve Lenin resimlerini asmakla meşguldünüz. Bu hırçın ve siyasi malzeme yapıp sokaklara dökülerek siyaset bulaştırdığınız Cumhuriyet bayramına benim anam eğer gelmeyi unuttu ise bunu sebebi sizlerin bu sokak kabadayılığınıza tepkidendir.

         Giresun da, Kilis’te ve birçok ilde Cumhuriyet Bayramını kutlayanları görmediniz mi? Adamlar Türkiye’m türküsü eşliğinde valisi, Garnizon komutanı ve Belediye başkanı eşliğinde türküler söyleyip alaylar çekerek Cumhuriyeti kutladılar. İşi siyasi malzeme yaparak Cumhuriyet elden gidiyor yaygarası yaparak siyaset yapmanın hiçbir anlamı yok. Bu ülkenin %70 cumhuriyet düşmanı da %30 cumhuriyet sever mi? Bırakın Allah aşkına siyaset yapacaksanız doğru dürüst yapın, milli duygular üzerinden siyaset yapmayın. İnanın bu tür davranışlar sizi siyaset arenasından siler.

       Dünde resepsiyonlar yapılıyordu bugünde. Sizin yaptığınız resepsiyonlar da su gibi alkol alınıp belli kodamanlar resepsiyona davet ediliyordu. Şimdi alkol yerine alkolsüz içecek verilerek herkes resepsiyona çağrılıyor. Aradaki fark belli zümre yerine benim gibi cumhuriyet çocukları da çağrılıyor. Su gibi alkol içilip devlete milyarlarca Lira fatura edilmiyor, aradaki fark bu.

       Aksaray da Cumhuriyet Bayramı meydanda kutlanarak herkes bayrama katıldı. Sadece CHP izinsiz çelenkte direnip olay çıkardı. Bunun dışında çok güzel ve sakince Cumhuriyet kutlandı.

      Asıl akşam çok güzel manzaralar yaşandı, merak ettiğim olay ise, fener alayı arkasında yürüyen insanlar bundan sekiz on sene önce fener alayı birkaç araç içinde yapılırdı arkasından hiç kimse yürümezdi. Merak ettim o zaman bu cumhuriyetçiler nerede idiler de yürümezlerdi.

      Samimi söylüyorum ben o dönemde görevim gereği fener alayının malzemelerini de temin ederdim, ama vatandaş olarak bugünkü cumhuriyetçilerden hiç kimseyi görmezdim. Demek ki mesele üzüm yemek değil bağcı dövmek olduğu anlaşılıyor.

       Ağaçlıda düzenlenen resepsiyona bende katıldım, Aksaray dan çok sayıda insan katıldı ve Sayın Vali Altınok her masa ile tek tek hanımefendi ile beraber gezerek ilgilendi. Çok kısa zamanda Aksaray-ı nerede ise tanıyan Sayın Valimiz çok insana ismi ile hitap ederek kısa zamanda çok uzun yol aldığını gösterdi. Burada dikkatimi çeken geçen resepsiyon da yarı garip olan Sayın Selami Altınok’un bu sefer yüzü gülüyordu çünkü sağ kolu olan hanımefendi bu sefer sağ tarafın da idi.

       Burada bir araya gelen misafirler belki de hiç görmedikleri dostları ile sohbet etme imkânı buldular. Vali Beyin masaları dolaşmasının ardından pastalar kesildi, havai fişekler atılarak güzel manzara oluşturuldu. Burada belki de Cumhuriyet karşıtı gösterilen birçok Ak Partili resepsiyona  eşleri ile katılarak adeta kendisini cumhuriyetçi düşmanı ilan edenlere karşı şov yaptılar.

       Fevkalade güzel ortamda geçen bu kutlamalar Aksaray da sulandırılmadı, sulandırılmaya da fırsat verilmedi. Cumhuriyet kişilerin değil bu ülkede yaşayan herkesin. Kimsenin Cumhuriyet babasının mali değildir. Devlet yasal çerçevede kutlamaları yaparken aykırı sesle kutlamaya çalışarak ülkede kaos çıkarmanın anlamı yok. Kim kutlamalara katılmak istedi de engel olundu, işi provoke etmeye çalışırsan elbette engeller çıkar.