Bu etkinlikleri düzenleyen Konya Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Tahir Akyürek bey’e, Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanı Mücahit Sami Küçüktığlı bey’e, bu hizmette emeği geçenlere, İmza günüme, Yaratılışımızın Gayesi konu başlıklı Söyleşime katılan tüm dinleyenlerime kalbi şükranlarımı sunarım.

Böyle bir Organizasyonun içinde, Konya da bulunan Yazar Kardeşlerimiz için imza  günleri ve Söyleşiler  yapma fırsatı verip sahip çıkan çok değerli Yazarlar Birliği Konya Şube Başkanı Mehmet Ali Köseoğlu bey’e ve ayrıca bütün emeği geçenlere teşekkürler ediyorum.03 Aralık Pazartesi akşam  Şahsıma da İmza günü ve Söyleşi  imkânı verilmiştir.Allah (c.c.) hizmet edenlerden razı olsun.Söyleşi sonrası Konya Büyükşehir Belediyemizin hediyesi Zatıma takdim edildi.Gönülden teşekkürler ediyorum. Söyleşimin sonunda Konya Milletvekilimiz Sayın Dr. Mustafa Baloğlu bey’e,eserim Damıtılmış Damlalar’ı takdim ettim.

“Yaratılışımızın Gayesi”konulu söyleyişimde, özetle şunları paylaşmaya çalıştım.

İman’ın esas olduğu, ibadetlerin de İmanı besleyen güzellikler olduğu ana hatları ile izah edilmiştir. İstiklal Marşımızın Şairi Merhum Üstad Mehmet Akif Ersoy;

İmandır o cevherki İlahi ne büyüktür

İmansız olan paslı yürek sinede yüktür diyerek mükemmel bir anlatımda bulunduğu ifade edilmiştir.

Cenab-ı Allah (c.c.)âyet-i kerimesinde:" Cinleri ve İnsanları ancak bana kulluk etsinler,ibadet yapsınlar diye Yarattım" buyurmuştur. Başıboş bırakılmadığımız her halimizin ve davranışımızın adeta video kameraya çekildiği, kiramenkatibin meleklerince her anımızın yazıldığı, yaptığımız işlerin amellerin zerre miktarı da olsa karşımıza çıkarılacağı anlatılmıştır.

Hayat doğumla başlar ve ölümle sona erer.Bu dünya ya gönderilişimizin bir gayesi vardır.İmtihan için gönderildik.       Hayatımızın her döneminde,Mü’min ve Mü’mine olarak yaşayıp, haramlardan kaçınarak helaller dairesinde,emredilenleri yaparak,ahlaklı,dürüst kişilik sahibi insanlar olmamız gerektiğini vurguladım. İslam’ın ilk emri “Seni Yaratan Rabbiyin adıyla “Oku” olduğu, Allahtan gerçek anlamda bilenlerin korkacağı, bilenlerle bilmeyenlerin bir olmayacağı hatırlatılmıştır.Hadislerde, İlim Çin’de bile olsa alınız, ilim beşikten mezara kadar kadın erkek bütün Müslümanlara farzdır. İlim Müslüman’ın yitik malı gibidir nerede bulursa alır anlayışı ile hareket etmemiz gerektiği mesajını verdim. Mesela:Kâğıdı Çin’liler bulmuş ama bütün insanlık kullanmaktadır. 0 (sıfır)'ı Müslüman Türk bilgini Harezmi bulmuştur ve tüm insanlık Matematikte, ticarette kullanmaktadır.

       İslam; insanlığın yararına olan tüm güzelliklerin nerede olursa olsun alınmasını emretmiştir.Öyle bir hayat yaşamalıyız ki düşmanlarımız bile dürüstlüğümüzden şüphe etmemelidirler.Önderimiz,Gerçek Rehberimiz Hz. Muhammed(s.a.s)  peygamber olmadan önceki çocukluk döneminde bile Müşrikler tarafından da Muhammedül Emin güvenilir olarak anılmış ve bu özellik süreklilik arzetmiştir.Hayatımızı Kuran ve Sünnet merkezli yaşamamız halinde hem dünyamızın hem de ahretimizin mükemmel olacağını vurguladım.

   Kuran eczanesinde her derde deva vardır

   Son kullanma tarihi kıyamete kadardır          Cengiz Numanoğlu

       Ölüm belli bir yaşa ulaşanlara değil herkese her an gelebileceğinden daima hazırlıklı olmamız gerektiği vurgulanmıştır.Ölümle ilgili farklı şairlerin beyitlerinden örnekler aktarılmıştır.

Konyamızın manevi mimarlarından Hz.Mevlana;  ölüm gecesine Şeb-i Arus;düğün gecesi dediği gerçeği hatırlatılmıştır.Öyle güzel bir hayat yaşamalıyız ki ölmekten, hesaba çekilmekten korkmayalım.Gerçek sevgiliye ölümle severek kavuşalım.

Tefekkürsüz bir toplum başı boş kafiledir

Tevekkül doğurmayan tefekkür nafiledir Cengiz Numanoğlu

       Kısacası ölmeden önce ölebilmeli,hesaba çekilmeden önce kendimizi hesaba çekerek yanlışlardan uzak durup,insanlık için faydalı olmamız gerektiğini  anlatmaya çalıştım.Okumanın, araştırmanın, yazmanın,Tefekürün,şükür ve kanaatin önemini ana hatları ile vurguladım.Nimetlerin,sıhhatinv.b. güzelliklerin farkında olmamızın şükredici olmamıza vesile olacağını anlattım.

Peygamberimiz Hz. Muhammed(s.a.s.):"İnsanlar helâk oldu, âlimler müstesna. Âlimler de helâk oldu, ilmiyle amel edenler müstesna. Amel edenler de helâk oldu, ihlâs sahipleri müstesna. İhlâs sahiplerine gelince, onlar da pek büyük bir tehlike ile karşı karşıyadırlar."buyurmuştur.Buhadiste,Önemli olanın Allah (c.c.)’ın Rızasına ulaşmak olduğuanlatılmaktadır.Gösteriş ve riyadan kaçınarak, İbadetlerimizi sadece ve sadeceRabbimiz için ihlaslı yapmamız gerektiği aksi halde hiçbir yararı olmadığı gibi zararımıza olacağı hakikatini belirttim.

      Bu imkânı sağlayanlara,katılanlara tekrar teşekkürler ederek  “Yaratılışımızın Gayesi” konu başlıklı söyleşimi ve imza günümü tamamladım.Sıhhat ve afiyetler dilerim.

[email protected]