Tarihî kayıtlara uygun olmamasına rağmen Hz. İsa’nın doğum günü, kilise tarafından 25 Aralık tarihine sabitlenmiş; böylece eskiden beri yapılan bu kutlamaların Hıristiyanlığa dâhil edilmesi hedeflenmiştir. Ancak zamanla tüm kiliseler bu tarih üzerinde birleşmemiş, farklı mezhepler farklı günleri benimsemiştir.

Yılbaşıyla birlikte anılan Noel figürü (Aziz Nikola – Santa Claus), tarihî bir şahsiyet olarak bir Hıristiyan azizidir. Zamanla bu kişinin kimliği değiştirilmiş, hakkında birçok efsane üretilmiş ve ilk defa 17. yüzyılda Almanya’da Noel Yortusu ile ilişkilendirilmiştir. Daha sonra bu anlayış Hıristiyan dünyasına yayılmıştır.

Bir yılı daha geride bırakıp yeni bir yıla girerken, Müslüman için asıl yapılması gereken şey; kârda mı, zararda mı olduğunun muhasebesini yapmak olmalıdır. Müslüman, nefs muhasebesini hiçbir zaman ihmal etmez. Zira nefs muhasebesinin ihmali, manevi iflasın işaretidir. Hesaba çekilmeden önce kendini hesaba çekmek, kulluk bilincinin temelidir.

Geçen günlerimizi ve yıllarımızı hakkıyla değerlendirebildik mi? Dünya imtihanında geçen zamanımızı Allah’ın rızasına uygun yaşayabildik mi? Bu sorulara samimiyetle cevap aramalıyız. Boşa geçen zamanlar için üzülmeli, nasuh bir tövbe ile hayatımızı düzeltmeye gayret etmeliyiz. Nasıl ki dünyevî ticarette hesap yapıyorsak, uhrevî hayatımız için de hesap yapmalı; Allah’ın huzuruna çıkmadan önce kendimizi hesaba çekmeliyiz.

İslam dini, şans faktörüne dayalı bütün oyun ve tertipleri kesin olarak yasaklamıştır. Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu’nun da açıkça ifade ettiği üzere; piyango, toto, iddia, müşterek bahis, ganyan gibi oyunlar kumardır ve haramdır. Bu tür oyunlar, geniş kitlelere yayıldığı için toplumsal zararları da büyüktür.

Bir şeyin helal ya da haram oluşu, herkesin yapmasına göre belirlenmez. Helali ve haramı din belirler. “Herkes yapıyor, ben de yapayım” anlayışı büyük bir yanlıştır. Şans oyunları emeksiz kazanç olduğu için haramdır. “Para çıkarsa hayır yaparım” düşüncesi ise ciddi bir gaflettir. Haram parayla hayır yapılamaz.

Kendi iradesiyle Müslüman olan bir kişi; İslam’ın yasakladığı şans oyunlarından, haramlardan ve başka inançların sembolü olan kutlamalardan uzak durur. Müslüman, Yahudi, Hıristiyan veya başka inançlara mensup toplumlara benzemeye çalışmaz. Çünkü İslam, maddi ve manevi yönden insana yeterli olan en mükemmel dindir.

Hadis-i şerifte şöyle buyrulmuştur:
“Kim bir kavme benzerse, o da onlardandır.”
Bu hadis, şekilsel benzeşmenin zamanla itikadî benzeşmeye yol açabileceğini ifade eder. Âlimlerimiz, yılbaşı ve benzeri kutlamaları başka dinlerin şiarı olarak değerlendirmiştir.

Yılbaşı gecelerinde içki, eğlence ve ahlaksızlıklar meşrulaştırılmaya çalışılmakta; bu durum bir Müslümana yakışmamaktadır. Üstelik bilimsel olarak da içkinin; trafik kazaları, şiddet, boşanmalar ve birçok toplumsal problemin ana kaynağı olduğu bilinmektedir. Dinimizde içki, “bütün kötülüklerin anası” olarak tanımlanmıştır.

İslam’a göre Noel ve yılbaşı kutlamalarının hiçbir dini değeri yoktur. Yılbaşı, Müslümanlar için yalnızca miladi takvimin başlangıcıdır. Bunun dışında kutsal bir anlam taşımaz. Bu nedenle Müslüman bir kişi, hangi amaçla olursa olsun Noel’i ve yılbaşını kutlamamalıdır.

Ey Müslüman! Yılbaşı Senin Neyine, Düşün?

Ey Müslüman! İslam’ın hükümlerini yaşa,
İslam’a aykırı bir hayat yaşama sakın.
Güzel ahlakın ile rol model ol geç başa,
İslam’a aykırı bir hayat yaşama sakın.

Geçen yılları düşün kulluk gayene ulaş,
Nasuh bir tövbe edip günahlar olsun naaş,
Nefs, şeytanı güldürme cennet olsun son varış,
İslam’a aykırı bir hayat yaşama sakın.

Kim bir kavme benzerse ondandır dedi Resul,
Miladi yılbaşını kutlayan bundan mesul,
Noel bekleyen kişi ahirette öder bedel,
İslam’a aykırı bir hayat yaşama sakın.

Hıristiyan komşun namaz kılsa ne dersin?
“Komşum Müslüman olmuş” deyip de çok seversin.
Tersini düşün, tövbe et, huzura erersin,
İslam’a aykırı bir hayat yaşama sakın.

Ey Müslüman! Yılbaşı senin neyine, düşün?
Piyango, şans oyunu haram, bunlar çöküşün.
Meyledersen inan ki düzgün gitmez tüm işin,
İslam’a aykırı bir hayat yaşama sakın.

Aşk ateşini İslam ile durmadan yakın,
İbadetlerle sevap artırmaya da bakın,
Hakikat merceğini gönül gözüne takın,
İslam’a aykırı bir hayat yaşama sakın.

İslam dini en son ve en mükemmel bir dindir,
Hakikati bilip yanlış yapan hinoğlu hindir,
Aslında ikiyüzlü, sahtekâr ve haindir,
İslam’a aykırı bir hayat yaşama sakın.

Ömer Lütfi Ersöz