24 Kasım öğretmenler mi, kaymakam günü mü?

Çocukluğumuzda kulağımıza küpe olan o şarkı sözleri aslında bize o saygın insanların değerini bir dantel gibi işliyordu...
Ne diyordu Alirıza Binboğa, “Öğretmen kutsal ana gibi, öğretmen kutsal baba gibi....”
Gerçekten bu topraklarda o yıllarda öğretmen en kutsal meslek grubuydu.
Öyle ki kim olursa olsun, dışarıda hangi külhanbeyi olursa olsun, hiçbir veli bir gün olsun öğretmene hesap sormazdı.
Eğitimin temel kuralı buydu.
Öğretmen ne derse o.
Öğretmen çocuğa değil, öğrenci-veli öğretmene tabii idi.
Sosyal medyanın ve şu cep telefonunun Allah canını alsın. 
Evde kendi çıkardığı bir çocuğa tahammül edemeyenler öğretmenin alıp da hayata bağladığı okutmayı öğrettiği 35 çocuktan birisine öfkelenme hakkı yok...
Sonra irezil ederler haa...
Al sana günah keçisi...
Oysa eskiden böyle miydi?
Cumhuriyetimizin Kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün vecizesinde olduğu gibi hayat bulurdu öğretmen sevgisi, “Dünyanın her tarafında öğretmenler insan topluluğunun en özverili ve saygıdeğer unsurlarıdır”....
Son dönemde öğretmen maaşlarının toplum gerçeğinin çok gerisinde kaldığı da su götürmez bir gerçek.
Efendim saadete gelelim...
Ülkemizde 24 Kasım öğretmenler günü olarak kutlanır.
Öğrenciden alınan bir gül, veliden gelen bir teşekkür en anlamlı hediyedir hiç şüphesiz.
Ancak, bugün onların günüyse mesela öğretmenlerin hep birlikte Mülki amiri ziyaret etmesi de neyin nesi?
Bu sadece Eskil’e has bir durum değil.
Zabıtalar günü oluyor. Zabıtalar belediye başkanını ziyaret ediyor. 
Bilmem ne günü olur, onlar üst-amirini ziyaret ediyor.
İşte Eskil’de de öğretmenlerimiz İlçe Milli Eğitim Müdürlüğümüzün organizasyonuyla bu anlamlı günden dolayı Eskil Kaymakamımızı ziyaret etmiş, Kaymakam bey de öğretmenlerimizin gününü kutlayıp çeşitli hediyeler takdim etmiş.
Belki az yazıp-okuduğumdandır ben bu işin mantığını anlamıyorum.
Madem gün öğretmenlerin günü, bu ne ya ergen talebe gibi, "Haydi toplanın günümüzü kutlatmaya gidiyoruz!"
Yani öğretmenlerin adresi belli, ziyaret eden onları kurumlarında tebrik-takdir etmeli, çünkü bu saygın meslek erbapları çok daha fazlasını hak ediyor.
Hz. Ali, “Bana bir harf öğretenin 40 yıl kölesi olurum” derken onlara vermemiz gereken değeri ne güzel ifade etmiş.
Haa unutmadan! Alfabemizde 29 harf mevcut.

İlgili haber için tıklayınız...

Bu yazı toplam 981 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
2 Yorum