İlhami İnceöz
GAZZE, AKTİV-X GRETA THUNBERG’E KALDIYSA!
GAZZE, AKTİV-X GRETA THUNBERG’E KALDIYSA!
16 yaşında İsveç’in aklı noksan, zihni bilmem ne sendromuyla yaralı, sarı saçaklısı, sahte bilgesi… Annesi opera, babası sinema sanatçısı imiş. Yaptığı işler, oynadığı roller bundan kaynaklı olsa gerek… Aktiv-x projesi kapsamında suratına alıştırıldığınız bu İsveç heykeli, yarınlara basamak basamak hazırlanıyor.
16 yaşında dünyayı değiştirme hayalleriyle doldurulmuş hasbam! İklim diye başladı şöhrete, şimdiler de nam için, Filistin’de Müslüman savunuyor. Birkaç ay önce Türkiye ve Azerbaycan’a sövdü diye yerlerin dibine sokan, küfreden kimi vatansever medyamız, bir ay sonrasında Filistin’i savunuyor diye, baş tacı yapıp, keretayı gözümüzün içine sokuyor…
Omurga diye bir şey vardı biyoloji de? Modern çağın canlıları unuttu omurgayı. Omurga nedir, ne işe yarar? Hani canlıların bazılarında olmayan o şey? Bazıların da ise menfaat için, birkaç dakikada yeniden var edilen veya yok sayılan omurga? Hani birine omurgasız desen, mahkemeye koşup seni dava ederek, kendi omurgasını ispat etmeye, var kılmaya uğraşacak olduğu o şey! Nereye gitti acaba?
Bu kızın uyduruktan fikirlerine, ününe ün katma yarışında ortaya koydukları omurgaya tükürmek gerekirken ekrana koydukları haspama alkış beklendi! Gazze’yi savunmuşmuş da! Soran yok? Ona mı kalmış Gazze? Filistin’in 2 yılda verdiği şehitler bir haspa onları kullanarak namına nam katsın diye miydi? Ona kaldıysa, size yazıklar olsun demek değil midir?
Henüz avuç doldurmayan zihni ürünleri ya da kendisi hakkında yorum yapmak boş iştir. Çocuk, çocuktur. Kızmak gerekmez. Suratı hormonlu haspam, kendini yetişkin zannetse de, belletir yarınki günlerde, İsveçli bir erkek çocuğu, ideal ne imiş. O zaman Greta diye bir şey kalır mı? Okulda olması gereken hormonlu saçaklı, Gazze yolunda bitiyor? Eti ne, budu ne de haspamın? Kiev’e gitse ya? O daha yakın değil mi? Orda ona ihtiyaç yok mu? Ukrayna’ya girsin bir, ordaki savaşı bitirsin, cepheleri kapatsın? Saçaklı haspa!
Fakat namını tüm dünyaya duyuran İsveç ya da batı medyası işini iyi yapmıştır. Koskoca dünyaya, bir çocuk dilinden ayar vermeye kalkışma fikrini, kimin bulduğuna ve kullandığına da ayrıca bakmak gerekir. Greta’yı aktivist kereta yapan kimdir, onu kullanan kimdir? Onun gençliğini heba etmeye doğru gönderen akıl önderi ailesi midir, kendi salaklığı mıdır? Yoksa birilerinin projesi olarak, ortaya çıkarılmış bir devlet hazinesi midir?
Bir çocuk kendi başına o Kızılderili bilge doygunluğuna erişemez. 16 yaşında kitap okumadan, çipli doğmadan, deha olmadan, aykırı bir zekaya sahip olmadan hele, asla! Kendi fikrini oluşturamayan bir zihin, kendi hakkının dahi bilincinde olamaz. Hiçbir çocuk o yaşlarda dünya kurtarıcılığı kaftanı giymez, giyemez. Zihnen arızalı değilse! En fazla, yalandan birkaç kelimeyle Süpermen olur, Uyuyan Prenses olur, geçer sanrısı. Hayal görmeye sürekli devam edemez. Trans halinde gün boyu dolanamaz. Eylemci olup, ki anlamını dahi bilmediği bir kelimeyle mesleklenerek, dünya liderlerine ayar vermeye kalkışmak, yılların tiyatrocusu ağzıyla hem de, pek gerçekçi, pek görülmüş bir şey değildir. Ancak masallarda ya da efsanelerde var kılınır.
Henüz bizim televoleci gazetecilerimizin eline düşmedi ama eminim ki üç beş yıla, ergenliğe geçişinde sık sık malzeme olarak, bizim bazı omurgasız medyacıklarda bile, yine yerin dibine sokula sokula yer edinecektir. O günler üç beş seneye kadar gelecektir. İşte o zaman gerçekten bir çevreci mi, bir active x mi, bir piyon mu ya da birilerinin arkadan itelediği, okşayıp açtırdığı bir lotus çiçeği mi olup olmadığını, anlayacağız.
İlk sevgiliyi bulduğunda, okulda ilk tökezlediğinde, hayatta aldığı ilk yarada, yediği ilk darbede dünyaya yayılan namına, karşı darbe vurmayı dört gözle bekleyen, kral çıplakçı pek çok gazeteci, paparazzi vardır eminim. Greta’nın üzerine gözlerini dikmiş, kendilerine bir malzeme çıkarabilme umuduyla, köpekbalığı gibi pusuya yatmış basın ordusu bizlere, bakalım ileride Greta hakkında, ne masallar anlatacak…
Hayat ona neler getirebilir ki? Batılı bir kız çocuğu acaba ergenliğinde ne yaşayabilir? Kimi batılı çocukları gibi, 7-8 sene sonra bir doğum günü partisinde misal, bir şeyler içerken aşırı dozdan ölmezse… Hız limitini aşmış bir araba kazasında vefat ettiği haberini duymazsak… Sevgili olduğu ya da olacağı, Avrupalı eğitimsiz 3-5 maço erkek arkadaşından yediği dayaklardan sonra da, hala inatla eylemci kimliğine, devam ederse…Hatta belki de başarılı-başarısız 1-2 evlilikten sonra, belki de kucağında bir çocukla da, hala buzullara ‘’Eriyorlar!’’ diye haykırabilirse! Tarzan gibi, Jane gibi okula gitmek yerine ormana koşup çok sevdiği çevreyi, ormanlardan haykırarak insanlığa karşı-insan için korumayı başarabilirse…
Belki de tüm bu varsayımlar hayatının uzağında olacaktır. Gerçekten de bir aktivist hayatı yaşayacak, yaşamını o doğrultuda kuracaktır. Bizler de ondan sadece aktivist haberleri alacağız, kim bilir?
Ama benim bildiğim… Görünen köy, kılavuz istemez. Bu surat ben gerçeğim, ben doğalım demiyor. O dudaklar, o gözler, artist gibi konuşurken, demeç verirken verdiği mimikler, yalan söylemiyor. İyi giydirilmiş, sahibi belli, yolu belli yapma bir bebek… Beynini de yıkasan, fıçı gibi kafatasını da fikirle doldursan çapı dünya değiştirmeye yetmez. Köy takmaz o bünyeyi. Sadece harcanacak, harcanmakta olan çocuklardan, sadece biri de o…Yazık!
Dünyayı soymuş, kana bulamış, iklimin canına okumuş adamlara, onların sahnesinde onlara ‘’okulda olmam gerekirken, burdayım!’’ diye haykırmayı (üstelik onların izniyle) meziyet saymaktan öte, insanlığa başka büyük hayırlarda bulunabilir mi? Bulunsa bile konuşulacak bir yanı olmayacak, güdümlü bir çocuk işte!
Sinemanın bir sahneyle ünlü edip dünyaya tanıttığı bir çocuk oyuncu, bir sonraki rolüyle kaymış geçmiş bir yıldız da olabilir. Evde tek başınanın haşarı-sevimli çocuk yıldızı gibi. Çocukken sevimliydi ama büyüdükçe haşarılığı çevresine bela oldu… Bizdeki örnekleri de Türk müzik dünyasında bir çırpıda sahneye çıkartılıp, ünlü edilen çocuk sanatçılardır. Büyüdükçe sesleri de, şöhretleri de sessizce soldu gittiler… Normal hayatın unutulmuşluk sularına karıştılar…
Zaman elbet en büyük tanıktır. Greta keretasının maceralarını hiç merak etmeden bekliyoruz… Bekleyip göreceğiz!
LAF Ü GÜZAF
24 Ekim 2025 Cuma 00:56İNSAN İÇİN DÜNYANIN 3 GÜNÜ
23 Ekim 2025 Perşembe 19:59HAK BÜKMEZ BAĞIMIZA GİREN!
22 Ekim 2025 Çarşamba 15:51VOLKANİK HASAN DAYI’NIN SOĞUK TEMBELLİĞİNİ SAVUNMA!
20 Ekim 2025 Pazartesi 14:18NİĞDELİ ÜNLÜ PORTRELER 3
19 Ekim 2025 Pazar 11:00NİĞDELİ ÜNLÜ PORTRELER 2
18 Ekim 2025 Cumartesi 11:00AKSARAYLI ÜNLÜ PORTRELER 31 BİR AKSARAYLI MARKASI: ‘’MİTHAT GİYİM’’
17 Ekim 2025 Cuma 14:12NEVŞEHİR MEBUSU AKSARAYLI TUĞGENERAL ZİHNİ ÜNER
17 Ekim 2025 Cuma 02:07DERT GELİR - 2
16 Ekim 2025 Perşembe 13:24YAZ, GEÇTİ Mİ?
15 Ekim 2025 Çarşamba 13:29
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.