
İlhami İnceöz
YÖNETMEN NAZİF TUNÇ VE AKSARAY’DA ÇEKTİĞİ FİLMLER 1
YÖNETMEN NAZİF TUNÇ VE AKSARAY’DA ÇEKTİĞİ FİLMLER 1
5 Aralık 1964 Malkara/Tekirdağ doğumlu olan usta yönetmen Nazif Tunç, İstanbul Üniversitesi Basın Yayın Yüksek Okulu Sinema- Televizyon bölümü mezunudur. Yeni Haber, Türkiye Gazetesi'nde foto muhabirliği, sinema eleştirmenliği yaptı. Sosyal Bilimler Enstitüsü Sinema- Televizyon Bölümü’nde lisansüstü eğitimine devam etti. TRT İstanbul Televizyonu’nda bir süre çalıştı. Halk Film’in kurucusu olarak yüzlerce film ve dizi yapımını gerçekleştirdi.1989 yılından itibaren Tgrt’nin kuruluş çalışmalarında yer aldı. 1992 yılından bu yana film ve dizi yönetmenliği yapmaktadır. Usta yönetmenin aldığı pek çok ödül bulunmaktadır. [1]
Sadece yönetmen olarak 70 küsur filme imza atan usta yönetmen Nazif Tunç, Veysel Karani (2007), Helallik (2007), Hak Yolu (2007), Bilal-i Habeşi (2008), Sonsuz Merhamet (2008), Hz. Rabia (2008), Tuba Dalları (2008), Cennet Irmakları (2008), Yalnız Kahraman Ebu Zer (2011), Esma (2011), Hicret (2012) filmleri yanında, 2012 yılında aynı film ekibi ve neredeyse aynı oyuncu kadroları ile çekilmiş Peygamberin Kılıçları (2012), Hz. Ömer’in Doğuşu (2012) filmleri gibi pek çok filmin çekimlerinde, Aksaray’ın Gülağaç, Sofular Vadisi, Kızılkaya ve Demirci yörelerini ana çekim mekanı olarak kullanmıştır. Nazif Tunç, yine yakın dönem filmlerinden biri olan Karınca (2020) adlı filmin, 15 Eylül-30 Aralık 2018 tarihlerinde Aksaray’da çekimlerini yapmış, Aksaray’ı da içeren panoramik yol ve manzara görüntüleri kullanmıştır.
Ünlü yönetmen Nazif Tunç’un, Türkiye’deki sinema sektörünün kısıtlı bütçe ve imkanlarından dolayı olsa gerek, film yapım ekibi ve oyuncu kadrosu çok büyük farklarla, pek değişiklik göstermez iken, hemen hemen her filminde farklı, ünlü, başarılı bir ya da birkaç başrol oyuncusuna ayrıca yer verdiği görülür. Çoğunlukla, İslam tarihi ve menkıbevi şahsiyetler, ibretlik kıssalar, dini hikayeler türünde kurguladığı ya da yaptığı filmlerdeki genel oyuncu kadrosu, çekirdek kadro üzerine yeni ünlü bir ya da birkaç usta ismin eklenmesiyle oluşturulmuştur. Nazif Tunç ve filmleri hakkında özellikle, neredeyse her filminde Aksaray, Kızılkaya ve Demirci civarına ait görüntüler kullanan yönetmenin, televizyon filmleri çekimleri için en sık kullandığı çekim mekanı olarak Aksaray’ı seçtiği rahatlıkla fark edilir.
NAZİF TUNÇ-VEYSEL KARANİ FİLMİ (2007)
Veysel Karani (2007) filminin başrol oyuncu kadrosunda ünlü oyuncu Ümit Acar ile ünlü sanatçı Dursun Ali Erzincanlı yanında Birsen Menekşeli, Erhan Güler, Seda Yıldız, Necdet Tok, Yakup Gonca, Vugar Aliyev, Arif Nazım, İbrahim Kumral, Hüseyin Özşahin, Hayri Küçükdeniz gibi usta isimler de bulunur. Yapımcı ve yönetmen Nazif Tunç iken, senaryo yine Mehmet Uyar’a aittir. Film 100 dakika sürelidir.
Adından anlaşılacağı gibi tasavvufi şahsiyetlerden peygamber sevdalısı Veysel Karani hazretlerinin hayatının anlatıldığı film, Peygamber’i görme arzusuyla yaptığı uzun yolculuğu ve dileğine kavuşma arzusunu konu olarak işler. Filmin çekimleri, Aksaray’da Gülağaç, Kızılkaya, Demirci ve Doğantarla bölgelerinde çekildi. Usta yönetmen, verdiği bir röportajda Veysel Karani filmi hakkında şunları söylemektedir: ‘’Bazı filmler böyledir. Ama bu ilk gösterildiğinde olur. Sonra öyle bir yere gelir ki, yönetmen o filme kanamaz. Nasıl susuz bir insan, bir testiyi başına diker de içmekten kanamazsa, ben de bazı filmlerimde az önce saydığım arızaları hiç görmeden, onlara kanamıyorum.
O filmler neler? Mesela, Veysel Karani diye bir filmim var, o filmi seyretmeye kanamıyorum. Alın Teri (2012) diye bir filmim var, o filmi de seyretmeye kanamıyorum, doyamıyorum yani. Bir insan her şeyini bildiği bir filmi defalarca seyreder mi, insan kendi yaptığı bir filme ağlar mı? Bu filmleri izlerken kendimden geçerim, boğazımın düğümlendiğini, gözlerimin buğulandığını görürüm. Öyle bir duygu basıyor beni.’’[2]
NAZİF TUNÇ- BİLAL-İ HABEŞİ (2008) FİLMİ
Yapımcılığını ve yönetmenliğini Nazif Tunç’un üstlendiği filmin senaryosu Mehmet Uyar’a aittir. 2008 yılında çekilen film 121 dakika sürelidir.
Başrol oyuncu kadrosunda Necdet Tok, Halit Karaata, Cemre Balta, Murat Yavuz, Ali Balta, Seda Yıldız, Mahmut Aygün bulunurken, filmin konusu kısaca şöyledir: ‘’Peygamberin vefatıyla Medine’de yaşamaya artık dayanamayan Bilal, cihad etmek arzusuyla Şam’a doğru yola çıkar. Yolda karşısına çıkan bir yabancı, Bilal’e bu yolculuğunda eşlik etmek ister fakat Bilal yabancıdan pek emin olamamıştır. Beraber yaptıkları yolculuk sırasında onu tanıma gayretinde olan Bilal, sonunda gerçeği fark eder. Yabancı zamanında Bilal’e Müslüman olduğundan dolayı çok işkence etmiş, sonraları Müslümanlığı seçmiş olan Süheyl’dir. Süheyl kendisini affettirmek için Bilal’in yanına gelmiştir. İkilinin cihad yolculuğu karşılaştıkları köylerdeki insanların da sorunlarına yardım etmeye çabalamaları yüzünden biraz zorlu geçecektir.’’
Filmin çekimleri Aksaray Güzelyurt, Gülağaç, Demirci bölgelerinde yapılmıştır. Usta yönetmenin bu bölgede çektiği her filmde olduğu gibi bölgenin taş evleri, bozkır ve dağ manzaraları, temaya uygun tarihi yapılar ve doğal güzellikler filmde görünürken, yerel halk da figüran olarak nerdeyse her filminde oyuncu boşluğunu doldurmuştur. Aksaray Valiliği, Aksaray Belediyesi, İl Kültür Turizm Müdürlüğü, Gülağaç Belediyesi katkılarıyla yapılan filmin teşekkür listesinde pek çok kıymetli isim bulunur.
NAZİF TUNÇ- HZ. RABİA (2008) FİLMİ
Başrollerinde Necdet Tok, Erol Alpsoykan, Halit Sunal, Esin Yiğit, Bilge Parlak gibi isimlerin rol aldığı Hazreti Rabia’nın menkıbevi hayatını anlatan filmin başrol oyuncuları arasında Ezgi Karaduman (Hz. Rabia) ve Dursun Ali Erzincanlı (Hasan Basri) da vardır. Yönetmenliğini Nazif Tunç üstlenirken, senaryosu da Mehmet Uyar’a aittir.
‘’Fakir bir ailenin kızı olarak doğan Rabia, köle pazarında satıldığı sırada devrin büyük alimlerinden Hasan Basri’nin dikkatini çeker. Fakat onu kölelikten kurtaracak zenginliğe sahip olmadığından sadece ilgiyle Rabia’yı takip eder. Rabia, gündelik işlerde çalışmaya başladığında, evin hanımı ve kızları tarafından türlü sıkıntılara uğrar. Sıkıntıya uğradıkça sabırla Allah’a sığınan Rabia’yı bu eziyetten kurtarmak için yıllar sonra Hasan Basri, biriktirdiği parayla şehre gelir. Fakat geldiğinde Rabia’nın artık elindekini yoksullarla paylaşan ve “Hayırların Anası” lakabıyla anılan bir kişi olduğunu öğrenir.
Artık Rabia sadece Allah’ın rızasını umursamakta, Hasan Basri’nin kendisine olan hayranlığını ve nasihat için etrafında toplanan köylünün farkında bile değildir. Hayalindeki tek arzu Hazreti Musa’nın Allah ile konuştuğu Tur Dağı’na gitmek ve oranın manevi ortamında kaybolmaktır. Hasan Basri de bu amaç uğruna Hazreti Rabia’ya destek verir ve onun yanında kutlu bir yolculuğa çıkar. Hz. Rabia’nın Hicret edişine odaklanan film 2008 yılında Aksaray’ın Gülağaç, Sofular Vadisi, Kızılkaya-Demirci bölgesinde çekilmiştir.
.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.