Kendi hür irademizle tercih ettiğimiz yüce dinimiz İslam’a göre, haramlardan uzak durmalı ve helal dairede bir yaşam sürmeliyiz.

İslam’ın Haram ve Helal Ölçüsü

İslam; içki, kumar, zina, rüşvet, faiz, haksız yere adam öldürmek, domuz eti yemek, yalan, gıybet ve iftira gibi birçok davranışı haram kılmıştır. Buna karşılık, helaller dairesi oldukça geniş tutulmuştur. Örneğin; içki haram kılınırken su, süt, salep, çay, kahve ve çeşitli meyve suları helal kılınmıştır. Faiz haram, ticaret helaldir. Zina haram, evlilik helaldir. Domuz eti ve yırtıcı hayvanların eti haram, küçükbaş ve büyükbaş hayvanların eti ise helaldir. Rüşvet haram, alın teriyle kazanılan kazanç ise helal ve kutsaldır. Bu örnekler, İslam’ın insanların faydasına olanı helal, zarar vereni ise haram kıldığını göstermektedir.

İyilik ve Kötülüğün Ölçüsü: Kur’an ve Sünnet

Kur’an ve Sünnet, iyilik ve kötülüğün ölçüsünü belirler. Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyrulur: “Sizden, hayra çağıran, iyiliği emredip kötülüğü meneden bir topluluk bulunsun. İşte onlar kurtuluşa erenlerdir.” (Âl-i İmrân, 3/104)
“Siz, insanların iyiliği için ortaya çıkarılmış en hayırlı ümmetsiniz; iyiliği emreder, kötülükten meneder ve Allah’a inanırsınız.” (Âl-i İmrân, 3/110)

Peygamber Efendimiz (s.a.s) de bu konuda şöyle buyurur: “İçinizden her kim bir kötülük görürse onu eliyle düzeltsin. Buna gücü yetmeyen diliyle uyarıda bulunsun. Buna da gücü yetmeyen kalbiyle buğz etsin. Bu ise imanın en zayıf derecesidir.” (Müslim, İman, 78)

“Hiç kimse, kendi elinin emeğinden daha hayırlı bir yiyecek yememiştir.” (Buhârî, Büyû', 15)

“Haram lokma ile beslenip büyüyen bir insan, ateşe daha layıktır.” (Tirmizî, Cum’a, 79)

Tebliğde Usûl ve Şuur

Tebliğ görevi, yumuşak, tatlı ve güzel sözlerle, İslam’ın emir ve yasaklarına riayet edilerek yapılmalıdır. Bu konuda Peygamberimizin (s.a.s) tebliğ metodu örnek alınmalıdır. Zorla değil, gönül rızasıyla İslam’ı anlatmak esastır.

İslam ile insan arasındaki engellerin kaldırıldığı, haramdan uzak, helal dairesinde yaşayan bir toplum oluşturmak hedefimiz olmalıdır. Helal kazanç ve helal lokma peşinde koşmak; ibadetlerin kabulü, aile huzuru ve toplumsal barış açısından hayati öneme sahiptir.

Haramdan Kaçınmak, Helale Sarılmak

Bir Mümin, dünyevi konularda kendinden aşağıda olanlara bakarak şükretmeli; uhrevi konularda ise kendinden ileri olanlara bakarak ibadet ve iyiliklerini artırmalıdır. Ayet-i Kerimelerde şöyle buyrulur: “Ey insanlar! Yeryüzünde bulunanların helal ve temiz olanlarından yiyin; şeytanın peşine düşmeyin. Çünkü o, sizin apaçık düşmanınızdır.” (Bakara, 2/168)“Ey iman edenler! Size verdiğimiz rızıkların temiz olanlarından yiyin. Eğer yalnız Allah’a kulluk ediyorsanız O’na şükredin.” (Bakara, 2/172)

“Ey peygamberler! Temiz olan şeylerden yiyin, güzel işler yapın. Ben sizin yaptıklarınızı hakkıyla bilirim.” (Mü’minûn, 23/51)

İslam Değerlerini Koruma Sorumluluğu

Bugün, tesettür, sakal, namaz, kurban gibi dini değerler aşağılanırken; çıplaklık ve her türlü ahlâksızlık, güya sanat adı altında savunulmaktadır. Bu ikiyüzlülüğe karşı Müslüman, her zaman hakkı savunmalı, kutsallarımıza yönelik saldırılara sessiz kalmamalıdır. Hatalardan dönmek, pişmanlıkla yapılan nasuh tevbe ile mümkündür.

Kadın ve erkekler için örtünme emri, İslam’ın açık hükümlerindendir. Nur Suresi’nde şöyle buyrulur: “Mümin kadınlara söyle: Gözlerini haramdan sakınsınlar, iffetlerini korusunlar. (Yüz ve el gibi) görünen kısımlar hariç, ziynetlerini göstermesinler. Başörtülerini yakalarının üzerine kadar salsınlar...” (Nur, 24/31)

İslam’ı din olarak kabul eden herkesin, bu ölçülere uyması farzdır. Bu konuda aile büyüklerine büyük sorumluluklar düşmektedir. Çocukların giyim kuşamı konusunda örneklik etmek ve onları bilinçlendirmek büyük önem taşır.

Gençliği Korumak ve Geleceğe Hazırlamak

İnsanın en büyük düşmanı nefsi ve şeytandır. Nefsine uymayan kişi kolay kolay günaha düşmez. Nefsini terbiye eden bir Müslüman, kötülüklerden korunur. “Âsım’ın Nesli” gibi ahlaklı, bilgili ve üretken bir gençlik yetiştirmek için hepimize görev düşmektedir.

Gençlerimizi alkol, uyuşturucu, sigara, fuhuş gibi zararlı alışkanlıklardan uzak tutmalı; onların ahlâklı, erdemli bireyler olarak yetişmesini sağlamalıyız. Eğitim ve öğretimle desteklenen bir gençlik, geleceğimizin teminatıdır.

Sonuç

Her Müslüman; haramlardan uzak durmalı, helal ve temiz rızıklar peşinde koşmalıdır. Helal kazançla beslenen bir insan, ibadetlerinde samimi olur ve toplumda güvenilir bir birey hâline gelir. Rabbimiz, bizleri haramlardan uzak, helal dairede yaşayan şuurlu müminlerden eylesin.

Sıhhat ve âfiyet dileklerimle.